Gebelikte primer Toxoplasma gondii infeksiyonunun tanısında kullanılan özgül IgG, IgM ve IgA Enzim Immun Assay (EIA) testleri infeksiyonun erken ya da geç dönemde olduğunu belirlemede yetersiz ...kalabilmekte, bu nedenle primer infeksiyon zamanını belirlemede özgül IgG avidite testi de kullanılabilmektedir. Çalışmamızda; gebelikleri nedeni ile TORCH grubu açısından taranan ve/veya geçirilmiş veya aktif toxoplasmosis infeksiyonu kuşkulu gebelerde, primer infeksiyonu belirlemede anti-Toxoplasma gondii IgG, IgM ve IgA antikor varlığı ile özgül IgG avidite testinin birlikteliği ve önemini araştırmayı amaçladık. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinden Seroloji-İmmunoloji laboratuvarına toksoplasmozis kuşkusu ile gönderilen 52 gebenin serum örnekleri anti-Toxoplasma gondii IgG, IgM ve IgA antikorları EIA (Cobas Core, Roche, Germany ve ETI-TOXOK-A, DiaSorin, Germany) yöntemi ile değerlendirildi. IgG olumluluğunun yanısıra IgM ve/veya IgA olumluluğu olan olgular anti-Toxoplasma gondii IgG avidite testine alındı. Anti-Toxoplasma gondii IgG avidite testi için EIA (Toxoplasma IgG Avidity EIA Well- RADIM, Italia) yöntemi kullanıldı. Anti-Toxoplasma gondii IgG, IgM ve IgA olumsuz olarak saptanan 21 gebeye anti-Toxoplasma gondii IgG avidite testi uygulanmadı. IgM olumluluğunun sınırda ve yüksek IgG avidite ile uyumlu olduğu görüldü. Sınırda ve yüksek avidite oranları birlikte ele alındığında IgM ve IgA olumluluğu için bu oran %32.3; IgM olumlu, IgA olumsuzluğu için bu oran %29 olarak bulundu. Sonuç olarak gebelikteki aktif toxoplasmosis infeksiyonlarının tanısında anti-Toxoplasma gondii IgG avidite ve anti-Toxoplasma gondii IgM testlerinin birlikte uygulanmasının önemli olduğu ve Anti-Toxoplasma gondii IgA'nın varlığının sınırda ve yüksek avidite ile ilişkilendirmede katkısının sınırlı olduğu saptandı.
Detection of specific IgG, IgM and IgA antibodies by enzyme immunoassay (EIA) tests are not always sufficient in the diagnosis of early and late Toxoplasma gondii infection during pregnancy. For this reason, the specific IgG avidity test should be used to detect primary toxoplasmosis infection. In this study, an investigation was made of the serological status of pregnant women who were suspected of having primary or late toxoplasmosis as well as the importance and relationship of specific anti-Toxoplasma gondii IgG, IgM and IgA antibodies and specific IgG avidity in their sera. TORCH panels were also used for these patients. A total of 52 pregnant women who were admitted in the Dokuz Eylül University Gynecology and Obstetrics Clinic were included in this study. The sera were sent to the serology and immunology laboratory for investigation of the anti-Toxoplasma gondii IgG, IgM and IgA antibodies by the EIA (Cobas Core, Roche, Germany and ETI-TOXOK-A, DiaSorin, Germany) technique. The anti- Toxoplasma gondii IgG avidity test was performed on IgG as well as IgM and/or IgA in positive sera with the EIA (Toxoplasma IgG Avidity EIA Well- RADIM, Italia) technique. The anti-Toxoplasma gondii IgG avidity test was not performed on sera from 21 pregnant women negative for anti-Toxoplasma gondii IgG, IgM and IgA antibodies. Borderline and high IgM levels showed a good correlation with the IgG avidity results. The ratio for the IgM and IgA positivity was 32.3% and both the IgM positivity and IgA negativity were 29%. In conclusion, anti- Toxoplasma gondii IgG avidity and anti-Toxoplasma gondii IgM antibody tests should be used together. However, positivity or high avidity of IgA was limited in the diagnosis of active toxoplasmosis infection of pregnant women.
A number of rhythm disorders such as sinus arrhythmia, premature ventricular contractions, premature atrial contractions and sinus bradycardia and heart rate alterations may be seen under +Gz. The ...shift in autonomic balance may lead to alterations in cardiac rhythm and heart rate. The significance of these rhythm disturbances is not yet fully understood. In this manuscript the rhythm disturbances in the aerospace medicine were reviewed.Key Words: Aerospace medicine; rhythm disturbances; gravity
Sinüzal aritmi, ventriküler erken vurular, atriyal erken vurular ve sinüs bradikardisi gibi birçok ritim bozukluğu ve kalp hızı değişiklikleri +Gz altında görülebilir. Otonomik balanstaki kayma kardiyak ritim ve kalp hızında değişikliklere yol açabilir. Bu ritim bozukluklarının önemi tam olarak anlaşılamamıştır. Bu yazıda, hava ve uzay tıbbında gözlemlenebilen ritim bozuklukları gözden geçirilmiştir.
Akrilik liflerinin yaş çekim yöntemiyle üretiminde lif oluşumu koagülasyon banyosu sayesinde meydana gelmektedir. Dolayısı ile yaş çekim yöntemiyle elde edilen liflerin fiziksel özellikleri büyük ...oranda koagülasyon banyosu şartları tarafından etkilenmektedir. Bu yüzden koagülasyon banyo parametrelerinin çok iyi bir şekilde kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu makalede hem koagülasyon banyosunda meydana gelen difüzyon ve faz değişimi gibi bazı fiziksel olaylar ve hem de bu olayların meydana gelmesinde etkili olan bazı koagülasyon banyo parametreler özetlenmiştir. Ayrıca bunların liflerin fiziksel özellikleri üzerindeki etkisi belirtilmeye çalışılmıştır.
Dilbilgisi kitaplarında, kelime çeşitleri arasında zikredilen ve dilin, yargı bildiren en küçük birimi olan cümlenin vazgeçilmez öğesi fıiller, siygası açısından mazi, muzari ve emir fiili olmak ...üzere üç kısma ayrılmış ve bunlar arasında sadece muzari fıilin bazı çekimleri mu'rab olarak kabul edilmiştir. Oluşturulan fıil çekim tabloları ise zamiriere göre yapılmıştır. Bu çalışmada, muzari fıiller için lamel-fiii merkezli bir çekim tablosu sunulacak ve bunlar arasında zikredilen eNil-i !Jamse (beş fıil)'nin mu'rab ya da mebni oluşu üzerinde durulacaktır.
Türkiye Türkçesi cümlelerin anlaşılmasında “bakış"m ("Aspekt") rolü üzerine, Türkiye 'de hemen hemen hiç çalışılmadığı için Türkçe terimler de oluşturulamamıştır. Konuyla ilgili en yetkin çalışma ...Lars Johanson tarafından Almanca olarak yayımlanmıştır. Bu çalışmanın gayesi, Türkiye Türkçesinde fiil çekimi yorumlanırken ilıınal edilmemesi gereken “bakış" ile ilgili Johanson’un görüşlerini, ana katlarıyla ortaya koymak ve bu konuda Türkiye Türkçesinde kullanılabilecek terimleri tartışmaya açmaktır.
Her “eylem" (“Tätigkeit"), kendiliğinden bir "kılınış"a (“Aktionsart") sahiptir. “Eylem"e, ekler getirilebilir veya “istem"ine ("Valenz") uygun kelimeler bağlanabilir. Böylece "kılınış birliği" ("Aktionalphrase") oluşur. Bu kişiden kişiye değişmez. Bunun, zaman eki alarak çekimlenmesiyle “bakış birliği" ("Aspektphrase") oluşur. ,
“Bakış" kavramının temelini, “olay"ın. "başlangıç sınırı", “bitiş sınırı" veya “sürek" ine yönelik bakışın odaklanması teşkil etmektedir. Aynı “olay" a farklı şahıslar tarafından farklı bakılabilir: yani her bir şahsın “ bakış” ı belirtilen noktalardan birine odaklanmış olabilir. Bu yönüyle “bakış", "kılınış"tan temel olarak farklıdır. İnsanoğlunun, "sınırlar arası" (“Intraterminalität") ve “sınır ötesi" (“Postterminalitüt") olmak üzere, temel iki “bakış"ı vardır.
Türkiye’den çıkan doğrudan yatırımları belirleyen etmenlerin, çekim modeli yaklaşımı ile araştırıldığı bu çalışmada, 1992-2005 döneminde toplam çıkan yatırımların önemli bir kısmını oluşturan onbir ...ülke üzerinden inceleme yapılmıştır. Rassal etkiler yöntemi kullanılarak tahmin edilen modellerde, Türkiye’den yabancı ülkelere yapılan yatırımlar, ülkelerin kişi başına gayrisafi yurtiçi hasılaları, nüfus ve mesafe gibi geleneksel çekim değişkenlerinin yanı sıra karşılıklı ticaret, ekonomik istikrar, üretkenlik ve benzeri faktörler dikkate alınarak analiz edilmiş; doğrudan dış yatırımların ağırlıklı olarak, pazarlara erişim amaçlı yatay yatırımlar şeklinde olduğu, mesafe ve Türkiye’den ev sahibi ülkeye yapılan ihracat ile arttığı saptanmıştır. Çalışmada, Türkiye’den çıkan yatırımların hem yatırımlara ev sahipliği yapan ülkelerdeki hem de Türkiye’deki kişi başına gelirlerde meydana gelecek artışlarla azalacağı görülmüştür. Bu sonuç, Türkiye’den çıkan yatırımların gerçekleştiği alanlar ve ürün yelpazesinin sorgulanması ihtiyacını doğurmaktadır.
Türk dilinin gelişim sürecinde, nesneleri sayıca paylaştırma ve dağıtma bakımlarından ifade eden birden çok üleştirme sayı şekli ortaya çıkmıştır. Bunlar, sayı adlarına belli ekler getirilmesiyle ...yapılmış ya da sayı adlarının bulunduğu sözcük öbekleriyle ifade edilmiştir. Bu şekillerden bazısı birçok yazı dilinde ortakken bazısı sadece bir yazı dilinde kullanılmıştır. Bazı üleştirme sayı şekilleri ise bir yazı dilinde aynı anda kullanışta olmuştur. Yazıda, üleştirme sayı ifade eden ekler ya da sözcük öbekleri gruplandırılarak incelenmiş, bunların nasıl oluştukları hakkında fikir yürütülmüş ve Türk yazı dillerinde kullanım örnekleri verilmiştir
In the course of evolution of Turkic languages different forms of distributive numerals that express the meaning of division and distribution of objects emerged. They are formed by adding certain suffixes to numbers or by bringing together numbers into word groups. While some of these forms are used in only one literary language, the others are present in most of the literary languages. In some literary languages various forms of distributive numerals exist synchronically. In the article, various forms of distrubitive numerals are analyzed based on examples from different Turkic languages and an attempt to classify them is made as well as their etymological origins are explored
Amaç: Gebelerde CMV IgM ile CMV IgG avidite sonuçlan arasındaki ilişkinin belirlenmesi.
Materyal-Metod: 68 gebe kadında serumda CMV IgM (MEIA ve ELI-SA) ve CMV IgG (MEIA) ve 2 kadında CMV PCR ...çalışıldı.
Sonuçlar: CMV IgM MEIA ile 47, ELISA ile 24 hastada şüpheli negatif/pozitif ve pozitif sonuçlar almdı. CMV IgG avidite sonucu 6 hastada "şüpheli sınırlarda (%25-35)", 6 hastada "düşük (<%25)" bulundu. Her iki grupta da hem CMV IgM MEIA hem de ELISA ile "pozitiflik" %33.3'tü, ancak "şüpheli negatiflik, şüpheli negatiflik ve şüpheli pozitiflik" oranları farklıydı; sırası ile 1 .grupta MEIA ile %0, %33.3, %33.3 ve ELISA ile %50, %16.7, %0 iken 2. grupta MEIAile %16.7, %33.3, %16.7 ve ELISA ile %66.7, %0, %0 bulundu. CMV IgG aviditesi düşük hastalardan 2'sinde CMV PCR çalışıldı ve pozitif bulundu.
Yorum: Birbirine ters test sistemleriyle çalışan CMV IgM MEIA ve ELISA yöntemlerinin sonuçları arasında tutarsızlıklar olabilmektedir. Gebelerde primer CMV enfeksiyonunu kaçırmamak için CMV IgM her iki yöntemle çalışılmalı ve her hangi bir tanesinde sonuç "şüpheli negatif, şüpheli pozitif veya pozitif bulunduğu ve CMV IgG pozitif olduğu takdirde CMV IgG avidite testi çalışılmalıdır. Düşük avidite sonucu primer enfeksiyon lehinedir, PCR ile virüsün varlığı teyid edilebilir.
Aim: To assess the association between the results of CMV IgM and CMV IgG avidity tests in pregnant women.
Materials and Methods: CMV IgM (MEIA and ELISA), CMV IgG (MEIA) and CMV IgG avidity tests were performed in 68 pregnant women, and CMV PCR was studied in 2 of them.
Results: CMV IgM gave suspicious negativity, suspicious positivity and positivity in 47 women with MEIA and in 24 women with ELISA. CMV IgG avidity results were in the gray zone (25%-35%) in 6 women and showed low avidity in 6. In both groups, CMV IgM positivity was 33.3% with both MEIA and ELISA; however, the rates of negativity, suspicious negativity and suspicious positivity varied. In the first group, the rates were 0%, 33.3%, and 33.3% with MEIA, and 50%, 16.7%, and 0% with ELISA, respectively. In the second group, the rates were 16.7%, 33.3%, and 16.7% with MEIA, and 66.7%, 0%, and 0% with ELISA. CMV PCR was performed in 2 women with low CMV IgG avidity and both were positive.
Discussion: The results of CMV IgM ELISA and CMV IgM MEIA, whi¬ch work by opposite systems, may be conflicting. In order not to miss any CMV infection in pregnant women, CMV IgM should be studied with both methods and whenever suspicious negativity, suspicious positivity or positivity are found as well as positivity of CMV IgG, the CMV IgG avidity test should be performed. A low avidity index indicates primary infection. PCR may be used to confirm the presence of the virus.
Ormancılık çalışmaları esas itibariyle yetiştirme, koruma, üretim, bölmeden çıkarma, ürünün piyasaya ulaştırılması ve değerlendirilmesi şeklinde çeşitli aşamaları içermektedir. Bu çalışmalar ...içerisinde bölmeden çıkarma aşaması çok önemli bir yer tutmaktadır.Ürünün ormandan çıkarılması aşamasında önemli olan, ürünün kalite ve kantite kaybına uğramaması, orman toprağının ve fidanların en az zarar görmesi, ormancılık çalışmaları açısından önemli olan zamanın iyi kullanıl- masıdır. Bu nedenle son yıllarda ülkemiz ormancılığında üretim mekanizasyonu gün geçtikçe önem kazanmıştır.Bu yazıda, Türkiye'nin Kuzeydoğusu'nda yer alan Artvin Bölgesi ormanlarında bölmeden çıkarmada kullanılan traktörler üzerinde yapılan çalışmaların sonuçları sunulmuştur.