Küresel çalışma yaşamında hızla değişen ve çevreye uyum sağlayabilen örgütler başarıya ulaşmaktadırlar. Değişime ayak uydurmak, geleceği öngörebilmenin yanı sıra geleceğe hazırlıklı olmaya bağlı ...bulunmaktadır. Değişim karşısında sağlanan başarı yaşamdan duyulan mutluluğa ve örgütsel başarıya etki etmektedir. Önceden hazırlıklı olmakla açıklanabilen proaktif kişilik ile mutlu olmakla özdeşleşen yaşam doyumu kavramları hem sosyal yaşamda hem de örgütsel yaşamda oldukça önem arz etmektedir. Çalışmada proaktif kişilik ile yaşam doyumu ilişkisinin araştırılmasının yanı sıra Covid-19 korkusunun bu ilişkideki aracılık etkisi ölçülmek istenmiştir. Bu amaçla Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencilerinden anket yöntemiyle elde edilen veriler Yapısal Eşitlik Modeli (YEM) ile analiz edilmiştir. Verilerin analizi sonucunda, proaktif kişilik ile yaşam doyumu arasında olumlu bir etki tespit edilirken, bu değişkenlere Covid-19 korkusunun negatif yönlü kısmi aracılıkta bulunduğu tespit edilmiştir.
Amaç: COVID-19 pandemisi sırasında halkın anti-romatizmal ilaçlara olan ilgisini, Google verilerini kullanarak araştırmak.
Gereç ve Yöntemler: Nonsteroid anti-inflamatuvar ilaçlar (NSAİİ), ...glukokortikoidler, antigut ajanlar, konvansiyonel hastalık modifiye edici anti-romatizmal ilaçlar, immünsupresif ajanlar, interlökin (IL)1-6-17 inhibitörleri, tümör nekrozis faktör inhibitörleri gibi anti-romatizmal ilaçlarla ilgili arama terimlerini seçtik. Google Trends’te, belirlenen 78 arama sorgusu için Türkiye’de 15/03/2016 -26/12/2020 zaman aralığında ve "Tüm kategoriler" içinde arama yaptık. ‘15 Mart-4 Temmuz’ ve ‘5 Temmuz-26 Aralık’ zaman aralıklarını, önceki 4 yılın (2016-2019) aynı zaman aralıkları ile kıyasladık.
Bulgular: COVID-19 pandemisinin başlangıç dönemini, önceki 4 yıl ile karşılaştırdığımızda; 78 arama sorgusundan 15 tanesinin (Advil, Brufen, diklofenak, Cataflam, Voltaren, Dolorex, Naprosyn, Apranax, Melox, Exen, Kolşisin, hidroksiklorokin, Plaquenil, Arava, Actemra) istatistiksel anlamlı artış, 21 tanesinin anlamlı azalma gösterdiğini gözlemledik. İlerleyen dönemde ise, 78 arama sorgusundan 19 tanesinin ( ibuprofen, Brufen, Cataflam, Voltaren, Dolorex, Naprosyn, Apranax, Melox, Exen, Prednol, Dekort, Kolşisin, Kolsin, hidroksiklorokin, Plaquenil, tosilizumab, Actemra, anakinra, Kineret) istatistiksel anlamlı artış, 17 tanesinde anlamlı azalma gösterdiğini gözlemledik.
Sonuç: COVID-19 pandemisinin erken ve ilerleyen döneminde; NSAİİ grubu arama sorgularının çoğunluğunda, hidroksiklorokin ve ticari ismi Plaquenil’in, tosilizumab ve ticari ismi Actemra’nın arama hacminde istatistiksel anlamlı artış saptanmıştır. Her iki dönemde de arama hacmi azalan ilaçlar çoğunlukla immunsupresif ilaçlar ve biyolojik ajanlar kategorisindedir. Bu bulgular, halkın COVID-19 tedavisiyle ilgili bilgi edinmek istediğini ve internette araştırma yaptığını düşündürmektedir. Halkın gereksinimlerini anlamak ve gerekli bilgilendirmeleri yapmak, sürecin yönetiminde yararlı olabilir.
Araştırmanın temel amacı, Covid 19 Pandemi sürecinde otel yöneticilerinin sergiledikleri liderlik davranışların belirlenmesidir. Bu amacı gerçekleştirmek için İstanbul ilinde faaliyet gösteren sekiz ...adet beş yıldızlı otel müdürü ile görüşmeler yapılmıştır. Görüşme formunda yer alan beş adet açık uçlu soru literatürden hareketle ve uzman görüşler doğrultusunda hazırlanmıştır. 20 ile 35 dakika arasında gerçekleşen görüşmeler Ekim ve Kasım 2020 tarihleri arasında, telefonla ve online olarak yapılmıştır. Görüşme sonucunda elde edilen verilerin analizde betimsel analiz tekniği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda otel liderlerini faaliyetlerini sürdürürken izledikleri liderlik tarzlarına bakıldığında genel olarak, personele ve ekip çalışmasına önem veren, strateji geliştiren, vizyon oluşturan bir liderlik davranışı sergiledikleri ortaya çıkmıştır. Genel olarak Pandemi Türkiye’de yayılmadan önce otel işletmelerinin çok fazla stratejisi olmadığı tespit edilmiştir. Son olarak çevreyi analiz edebilmek çalışanlara ve ekip çalışmasına önem vermek, strateji geliştirmek otel liderleri tarafından pandemi sürecinde bir liderin sahip olması gereken temel özellikler içerisinde belirtilmiştir.
Araştırmanın temel amacı, Covid 19 Pandemi sürecinde otel yöneticilerinin sergiledikleri liderlik davranışların belirlenmesidir. Bu amacı gerçekleştirmek için İstanbul ilinde faaliyet gösteren sekiz ...adet beş yıldızlı otel müdürü ile görüşmeler yapılmıştır. Görüşme formunda yer alan beş adet açık uçlu soru literatürden hareketle ve uzman görüşler doğrultusunda hazırlanmıştır. 20 ile 35 dakika arasında gerçekleşen görüşmeler Ekim ve Kasım 2020 tarihleri arasında, telefonla ve online olarak yapılmıştır. Görüşme sonucunda elde edilen verilerin analizde betimsel analiz tekniği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda otel liderlerini faaliyetlerini sürdürürken izledikleri liderlik tarzlarına bakıldığında genel olarak, personele ve ekip çalışmasına önem veren, strateji geliştiren, vizyon oluşturan bir liderlik davranışı sergiledikleri ortaya çıkmıştır. Genel olarak Pandemi Türkiye’de yayılmadan önce otel işletmelerinin çok fazla stratejisi olmadığı tespit edilmiştir. Son olarak çevreyi analiz edebilmek çalışanlara ve ekip çalışmasına önem vermek, strateji geliştirmek otel liderleri tarafından pandemi sürecinde bir liderin sahip olması gereken temel özellikler içerisinde belirtilmiştir.
Araştırmanın temel amacı, Covid 19 Pandemi sürecinde otel yöneticilerinin sergiledikleri liderlik davranışların belirlenmesidir. Bu amacı gerçekleştirmek için İstanbul ilinde faaliyet gösteren sekiz ...adet beş yıldızlı otel müdürü ile görüşmeler yapılmıştır. Görüşme formunda yer alan beş adet açık uçlu soru literatürden hareketle ve uzman görüşler doğrultusunda hazırlanmıştır. 20 ile 35 dakika arasında gerçekleşen görüşmeler Ekim ve Kasım 2020 tarihleri arasında, telefonla ve online olarak yapılmıştır. Görüşme sonucunda elde edilen verilerin analizde betimsel analiz tekniği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda otel liderlerini faaliyetlerini sürdürürken izledikleri liderlik tarzlarına bakıldığında genel olarak, personele ve ekip çalışmasına önem veren, strateji geliştiren, vizyon oluşturan bir liderlik davranışı sergiledikleri ortaya çıkmıştır. Genel olarak Pandemi Türkiye’de yayılmadan önce otel işletmelerinin çok fazla stratejisi olmadığı tespit edilmiştir. Son olarak çevreyi analiz edebilmek çalışanlara ve ekip çalışmasına önem vermek, strateji geliştirmek otel liderleri tarafından pandemi sürecinde bir liderin sahip olması gereken temel özellikler içerisinde belirtilmiştir.
Yeni medya teknolojilerinin gelişimi sosyal medya ortamında etkileşim düzeylerine de aynı oranda etki etmektedir. Fiziksel mesafelerin öneminin kaybolduğu ağ toplumunda, sosyal medya kullanım ...seviyesindeki artış oldukça yüksek bir noktaya ulaşmıştır. Bireyin gündelik hayatın sorunlarından kaçmak için sosyal medya ortamında etkileşimde bulunma isteği, hayata ilişkin kriz durumlarında daha etkin şekilde ortaya çıkmaktadır. Çalışma kapsamında, Covid 19 pandemisinin birey üzerinde oluşturduğu olumsuz etkilerden kurtulmak amacıyla, bireyin sosyal medyada ürettiği mizah odaklı içeriklerin ve bu mizahın diğer sosyal medya kullanıcıları tarafından aldığı etkileşimi saptamak amacıyla Instagram’da yer alan yüksek takipçili “cezmikalorifer” ve “saykodelipaylasimlarr” isimli iki fenomen hesabın pandemi sürecindeki gönderilerinin nicel içerik analizi yapılmış, elde edilen bulgularda pandemi döneminde bireylerin mizah konulu etkileşimlerde bulundukları, bu etkileşimlerin sokağa çıkma yasağının ilk zamanlarında daha yüksek oranda olduğu tespit edilmiştir.
Bu çalışmanın amacı, pandemi döneminde yaşanan kaygı ve sosyal izolasyonun akademisyenlerin mesleklerine olan yabancılaşma düzeylerine etkisini ve psikolojik olarak güçlü olmanın akademik ...yabancılaşmayı azaltıcı etkisini araştırmaktır. Bunun yanında akademik performans ile akademisyenliğe yabancılaşma ve psikolojik dayanıklılık ilişkisi de incelenmiştir. Araştırmanın katılımcılarını, Türkiye’nin 75 ilinden 684 akademisyen oluşturmaktadır. Araştırma verileri online anket tekniği ile toplanmıştır. Veriler üzerinde SPSS ve Amos paket programları kullanılarak; betimsel analizler, ilişki analizi ve yapısal eşitlik modellemesi yapılmıştır. Bulgulara göre pandemi döneminde akademisyenlerin mesleklerine yabancılaşma düzeyleri tüm boyutlarda artış göstermiştir. Bununla birlikte akademisyenlerin kendine ve araştırmaya yabancılaşmaları ile akademik performansları arasında olumsuz etki görülmüş. Akademik performans ve psikolojik dayanıklılık ile olumlu ilişkili bulunmuştur. Ayrıca psikolojik dayanıklılık akademisyenliğe yabancılaşmayı tüm boyutlarda azaltmaktadır.
Amaç: Bu araştırmanın amacı bir milyonu aşkın nüfusa hizmet veren jinekolojik onkoloji cerrahisinin yapıldığı üçüncü basamak hastanesine ait pandemi öncesi ve pandemi sürecindeki endometrium kanseri ...vakalarının incelenmesidir.
Gereç ve Yöntem: Bu araştırma ülkemizde başlayan Covid-19 pandemisinden önceki altı ay ile pandemi dönemindeki ilk altı ay süresinde endometrium kanseri vakalarının retrospektif olarak incelendiği kesitsel tipte tanımlayıcı bir araştırmadır. Bu araştırmada yaş, VKİ, komorbidite, Ca-125 tümör belirteci, tümör çapı, invazyonu, çevre organ ve yapılara tutulumu, pelvik-paraaortik lenf nodu metastazı, uzak organ metastazı ve evreleri incelenmiştir.
Bulgular:
Pandemi öncesi dönemde 18, pandemi döneminde 21 endometrium kanseri vakası opere edilmiştir. Pandemi öncesi ve sonrası incelenen vakalar arasında yaş, VKİ ortalamaları arasında bir fark saptanmamıştır. Aynı dönemlerdeki vakalarda komorbidite, tümörün çapı, invazyonu, serviks ve seroza tutulumu, pelvik ve paraaortik lenf nodu tutulumu, uzak metastaz durumları ve evrelerinde bir farklılık saptanmamıştır.
Sonuç: Hastalar benzer kanser evrelerine ve komorbiditelere sahip olup, hastaların tedavi yaklaşımlarında bir değişiklik olmamıştır. Pandemi döneminde kanser hastalarına kesintisiz olarak hizmet verilmiştir.
Amaç: Araştırmada COVİD-19 pandemisi’nin gebeler üzerindeki fiziksel ve ruhsal etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Kesitsel tipteki araştırmanın örneklemini, bir il merkezinde bulunan, 11 ...Aile Sağlığı Merkezi’nde takip edilen 183 gebe oluşturmuştur. Veriler Gebe Tanıtım Formu, Depresyon Anksiyete Stres Ölçeği (DASÖ) ve Gebelik Semptom Envanteri (GSE) ile toplanmıştır. Bulgular: Araştırmaya alınan 183 gebenin yaş ortalaması 26,74±4,75’dir. DASÖ’nin alt boyutlarından depresyon 20,69±7,38, anksiyete 22,24±7,37, stres 25,06±7,99, GSE alt boyutlarından gebelikte yaşanan semptomların sıklığı 41,73±18,57, semptomların günlük aktiviteleri sınırlama durumu puan ortalaması 61,11±10,56 olarak bulunmuştur. Yaşanan semptomların sıklığı ile depresyon (r=0,307; p=0,001) arasında zayıf, anksiyete (r=0,414; p=0,001) ve stres (r=0,474; p= 0,001) puanları arasında orta düzeyde pozitif yönlü istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmıştır. Eğitim, gebeliğin planlı olma durumu, kontrollerin yapıldığı yer, beslenme ve uyku alışkanlığında değişime göre gebelik semptomları; aile tipine göre günlük aktivitelerin sınırlanma durumu; gebelik şekli ve gebeliğin planlı olma durumuna göre depresyon, anksiyete ve stres; gebelik haftasına göre depresyon ve anksiyete; kontrollerin yapıldığı yere göre anksiyete; uyku alışkanlığındaki değişime göre depresyon ve stres puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır (p<0,05). Sonuç: COVİD-19 pandemi sürecinde gebeler orta düzeyde depresyon yaşarken, anksiyete ve stresi daha fazla yaşamaktadır. Ayrıca düşük de olsa gebeliğe yönelik semptomlar yaşamakta ve günlük aktiviteleri sınırlanmaktadır.
2019 yılı Aralık ayında Çin’ in Hubei Eyaletinin Wuhan kentinde ortaya çıkan yeni solunum yolu hastalığı II. Dünya Savaşından sonra dünya genelinde yaşanan en büyük sağlık kaynaklı sosyo-ekonomik ...kriz olarak karşımıza çıkmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü tarafından Covid-19 ismi ile pandemi olarak ilan edilen bu yeni durum, SARS-CoV-2 (ciddi akut solunum sendromu korona virüs 2)’nin bir türü olmakla birlikte, dünyaya hızlı bir şekilde yayılarak tüm insanlığı ilk olarak sağlık yönünden etkiliyor gibi görünse de; sosyo-ekonomik yönden de ağır sonuçlara sebebiyet vermiştir. İlk dönemlerde hastalığın tedavisinde yaşanılan belirsizlikler nedeniyle en uygun korunma yönetiminin sosyal izolasyon ile sağlanması, tüm dünya milletlerinin karantina sürecini başlatmıştır. Dünya önceden de hem ekonomik hem de sosyal hayatla ilgili olarak dijital teknolojilerin ekseninde küresel bir yapıda iken, salgınla birlikte gelişen sosyal mesafe ve izolasyonun gerekliliği, dijitalleşmeyi bu süreçte hem arttırmış hem de yoğunlaştırmıştır. Artık küresel iletişim her zamankinden daha yoğun bir şekilde dijital platformlar üzerinden sağlanmakla birlikte, çalışma hayatından eğitime, sağlık hizmetlerinden ticarete dünya yoğun bir dijitalleşme sürecine girmiştir. Bu nedenle, ülkelerin birbirlerine sınırlarını kapattıkları, seyahatlerin askıya alındığı, tedarik zincirlerinin kırıldığı, birçok sektörün durma noktasına geldiği bu sürecin tüm insanlığa sosyal, ekonomik, psikolojik vb. sonuçları olacak ve böylesi pandemiler gelecekte de dünya için risk olmaya devam edecektir. Bu bağlamda çalışmanın amacı, yaklaşık bir yılı geçen ve daha da sürmesi beklenen Covid-19 pandemisinin farklı alanlarda dijitalleşmeye etkilerinin kavramsal çerçevede ele alınarak değerlendirilmesidir.