Between 8 September 1943 and the end of the war, Italian Military Internees were confronted daily with a stark choice between continued resistance and opting to assist the Reich by fighting or ...working. Extraordinarily, over 600,000 said no, and endured internment or forced labour until they were liberated or died. Paradoxically, the minority who made the more predictable choice of opting to cooperate, the so-called optanti, constituted an anomaly. This article examines their motivation by giving an overview of the political background, the experience of deportation, the Lager environment and the phases and methods of propaganda. Primary sources indicate that hunger was a common denominator in their decision, but that the weight of other factors, which varied with individuals, broadly speaking fell into three categories: bleak honesty, specious cynicism and maverick idealism. These categories are illustrated by four case studies: the mass adhesion at Biala Podlaska and the individuals Pietro Faraci, Tranquillo Frigeni and Remo Faustini. Tra l’8 settembre 1943 e la fine della guerra, gli Internati Militari Italiani dovettero far fronte quotidianamente ad una scelta spietata fra continuare la loro resistenza e optare per combattere o lavorare per il Reich nazista. Straordinariamente, più di 600 000 ne risposero No! e patirono sia l’internamento sia il lavoro forzato fino alla liberazione o alla morte. Questo articolo analizza la motivazione di quelli che optarono attraverso una veduta panoramica dello sfondo politico, l’esperienza della deportazione, l’ambiente del Lager e le fasi e i metodi propagandistici. Le fonti primarie indicono che la fame fu un denominatore commune, ma che la ponderazione degli altri fattori variava secondo gli individui che si possono dividere, grosso modo, in tre categorie: gli onesti tetri, i cinici benpensanti e gli idealisti. Le categorie vengono illustrate da quattro casi emblematici: l’adesione di massa a Biala Podlaska, Pietro Faraci e Tranquillo Frigeni, e Remo Faustini.
U članku su obrađene emigracije talijanskog stanovništva s hrvatskog područja od Travanjskog rata 1941. i kapitulacije Kraljevine Italije 1943. pa do završetka Drugog svjetskog rata te u poraću. ...Masovni odlasci Talijana, pretežno iz Istre i Dalmacije, započeli su 1943. kada odlaze većinom doseljeni Talijani u međuratnom razdoblju i oni koji su bili u administrativnoj i vojnoj službi Kraljevine Italije. Iseljavanje Talijana, osobito iz Istre, nastavit će se i nakon završetka rata do 1947., zbog teritorijalnog spora između Italije i Jugoslavije. Nakon potpisivanja mira 1947. između dvije države, rješavalo se pitanje opcija za talijansko državljanstvo sve do 1956. Manji broj iseljavanja ostvaren je na temelju zakona o jugoslavenskom državljanstvu iz 1964. Sporenja oko broja Talijana koji su napustili jugoslavensko područje prevladana su novijim istraživanjima koja potvrđuju broj oko 300 000 osoba, ne isključivo Talijana nego i Hrvata i Slovenaca, koje su napustile pretežno Istru i Dalmaciju.
Bu çalışmanın evrenini; Türkiye’de Eğitim Fakülteleri Müzik Öğretmenliği Anabilim Dallarında verilen viyolonsel derslerinde yaygın olarak kullanıldığı daha önceki araştırmalarda saptanmış olan ...Sebastian Lee Op.31 etüt kitabı oluşturmaktadır. Örneklemini ise Op.31 nolu etüt kitabında yer alan 40 etüt içerisinden daha önce analizi yapılmamış olan etütler arasından rastlantısal olarak seçilmiş 11 numaralı etüt oluşturmaktadır. Çalışma 11 numaralı Fa majör etüdün form ve teknik açıdan incelendiği betimsel bir çalışmadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden içerik analizi modeli kullanılmıştır. Bu çalışmanın, bu metodu kullanacak öğrenci ve mesleğe yeni başlamış öğretmenlere yardımcı olması beklenmektedir. Çalışmada etüdün çalıcıya katkıları ortaya konmuş, sağ ve sol el kazanımları tespit edilmiştir. Çalışmada kitabın 11. etüdünün A, B, A1 formunda fa majör bir etüt olduğu ve sağ elde daha çok “farklı hızlarda yay kullanma” becerisi (%79), “tel değiştirme” becerisi (%75), “legato çalma” becerisi ( %59) kazandırma, sol elde ise “vibrato yapabilme” becerisi kazandırma ( %60) ile “pozisyon geçme” becerisi kazandırma (%57) konularında katkı sağladığı sonuçlarına ulaşılmıştır. Çalışmanın sonucunda elde edilen kazanımlara yönelik, çalışacak bireylere kolaylık sağlayacak öneriler getirilmiştir.
The aim of this study is to evaluate qualitatively the themes emerging from the application of activities designed according to The Theory of Multiple Intelligences. The activities were selected from ...the learning domains of 7th grade mathematics curriculum. This case study was conducted with two mathematics teachers from different schools and their 54 students and it lasted total 51 hours. Interview and observation methods were used in order to collect data as well as student journals. After a content analysis of the interviews, codes and themes were derived with regard to the purpose of the study. Observations and student journals were presented by directly quoting the parts related with the themes derived from the interviews. As a result of this study, the activities carried out in environments designed according to The Theory of Multiple Intelligences were found to be effective in the context of the theme of "facilitating understanding and providing permanent learning". Since this kind of practices have the role of catalyzing in the the displacement process of learning environments based on alternative learning theories by traditional learning environments, the frequent implementation of similar practices in different subject fields and at different levels should be implemented for the widespread use of student centered approaches.
Bu çalışmanın amacı, Çoklu Zekâ Kuramı’na göre tasarlanan öğrenme ortamında gerçekleştirilen matematik öğretimini “anlamayı kolaylaştırma ve kalıcı öğrenmeyi sağlama” teması kapsamında değerlendirmektir. Özel durum çalışması yöntemiyle yürütülen araştırma, iki matematik öğretmeniyle toplam 51 ders saati sürmüştür. Veri toplamak amacıyla, mülakat ve gözlem metotlarının yanı sıra öğrenci günlükleri kullanılmıştır. Mülakatlar öncelikle içerik analizi yapılarak çalışmanın amacı doğrultusunda verilerden kodlar ve temalar oluşturularak analiz edilmiştir. Gözlemler ve öğrenci günlükleri ise, mülakat verilerinden oluşturulan temalarla ilgili olan bölümlerden doğrudan alıntılar yapılarak aktarılmıştır. Çalışmanın sonunda Çoklu Zekâ Kuramına göre tasarlanan öğrenme ortamında gerçekleştirilen öğretimin, anlamayı kolaylaştırdığı ve öğrenmenin kalıcı olmasını sağladığı öğretmenler ve öğrenciler tarafından ifade edilmiştir. Bu tür uygulamalar, alternatif öğrenme teorilerine dayalı öğrenme ortamlarının geleneksel öğrenme ortamlarının yerini alması sürecinde katalizör görevi gördüğü için öğrenci merkezli yaklaşımların yaygınlaşması bakımından farklı konularda ve farklı düzeylerde benzer uygulamalar sıklıkla yapılmalıdır.
Celotno besedilo
Dostopno za:
DOBA, IZUM, KILJ, NUK, PILJ, PNG, SAZU, UILJ, UKNU, UL, UM, UPUK
The objective of this study was to compare three different planting techniques, minimum tillage, no till, and conventional tillage on second crop corn field. The study was conducted in the Marmara ...region of Turkey in 2004 and 2005. The comparison parameters were yield components like number of ear, TKW (thousand kernel weight), grain yield, and also operational costs, and time to consume for all operations.
Bu çalışmada, ülkemiz koşullarında, geleneksel yöntemle yapılan ekim ile (kontrol), minimum toprak işleme ve doğrudan anıza ekim yöntemlerinin verim parametreleri olan koçan sayısı, 1000 tane ağırlığı ve tane verimi, toplam işleme maliyeti ve harcanan zaman açısından karşılaştırması hedeflenmiştir. Güney Marmara koşullarında buğday üzerine ekilen ikinci ürün mısır bitkisi üzerinde deneme kurulmuştur.
In this research operating capital requirement of major crops involved in the crop rotation in Polatlı district, credit source and periodic credit necessity have been aimed to manifestation.
Bu ...arastırmada, Polatlı ilçesinin münavebe sisteminde yer alan ürünlere ait isletme sermayesi talebi, kredi kaynakları ile kredi gereksiniminin dönemsel olarak ortaya konulması amaçlanmıstır.
Bu çalışmanın amacı, Önem Performans Analizi (ÖPA) ile etnik restoranların hizmet kalitesini değerlendirmektir. Araştırmanın evrenini, İstanbul ilindeki etnik restoran müşterileri oluşturmaktadır. Bu ...doğrultuda, veri toplama yöntemi olarak anket tekniğinden faydalanılmıştır. Etnik restoran müşterilerine Temmuz-Ağustos 2023 tarihleri arasında 390 adet anket uygulanmış ve bunlardan 386 adedi analize uygun bulunmuştur. Elde edilen anket verileri kullanılarak SPSS programında ÖPA matrisi oluşturulmuştur. Bulgular, katılımcıların güven, empati, fiziksel kanıtlar ve heveslilik boyutlarına daha yüksek önem atfettiklerini göstermektedir. Bununla birlikte, ilgili işletmelerin bu boyutlardaki performanslarının istenilen seviyenin altında olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, çalışanların müşteri güveni kazanma, kibarlık ve sorulara yetkin yanıtlar verme konularında gelişime ihtiyaçları olduğu tespit edilmiştir. Araştırmanın sonuçları, işletmelerin müşteri memnuniyetini artırmak ve hizmet kalitesini yükseltmek için belirli alanlara odaklanmaları gerektiğini vurgulamaktadır.
The purpose of this study is to evaluate the service quality of ethnic restaurants using Importance Performance Analysis (IPA). The population of the study consists of ethnic restaurant customers in Istanbul. Accordingly, survey technique was utilized as a data collection method. Between July and August 2023, 390 questionnaires were applied to ethnic restaurant customers and 386 of them were found suitable for analysis. Using the obtained survey data, the SCM matrix was created in the SPSS program. The findings show that respondents attribute higher importance to trust, empathy, physical evidence and enthusiasm. However, the performance of the relevant businesses in these dimensions was found to be below the desired level. In addition, it was found that employees need improvement in gaining customer trust, being polite and giving competent answers to questions. The results of the study emphasize that businesses should focus on specific areas to increase customer satisfaction and improve service quality.
Calculation of tractor vibration is important. Because, nowadays negative effects of vibration are known on drivers from tractors or another vehicle. Tractors do not have suspension systems and the ...vibration levels (particularly for those without suspended cabins) are high compared to other road vehicles. So the negative effects of vibration appears more often on tractor operators. It was aimed to exposure of vibration levels of a tractor during different operations on the field in this research.
Traktör titreşimlerinin hesaplanması önemlidir. Çünkü günümüzde traktör ve ya başka bir araçtan gelen titreşimlerin sürücülerdeki olumsuz etkileri bilinmektedir. Traktörler süspansiyon sistemine ahip değillerdir ( özellikle süspansiyonsuz kabini olanlar için) ve titreşim düzeyleri diğer yol araçları ile karşılaştırıldıklarında yüksektir. Bu yüzde titreşimin olumsuz etkileri traktör sürücülerinde daha sık görülmektedir. Bu araştırma ile tarlada traktör ile farklı işler boyunca traktörde oluşan titreşimlerin ortaya çıkarılması hedeflenmiştir.