In many ways, socialist Yugoslavia’s tendency towards socialisation of some family functions and the establishment of a network of social institutions to take over parts of women’s reproductive work ...was affirmed. One of the tactics used to shift a number of domestic chores from the family to public institutions was the formation and promotion of household assistance services. Relying primarily on archival documentation, the article follows the Yugoslav experiences of building a service network, focusing on activity, user structure, basic problems and weaknesses, and the scope of social organisations for providing services to households in Yugoslavia’s capital. The main focus of the article is on the local practices of Belgrade’s services.
Bu çalışmada eğitim kurumlarında görev tüm eğitimcilerin (öğretmen,yönetici, psikolojik danışman) sık karşılaşılan öğrenci problemlerine yönelikfarkındalıkları ve bu problemlerin çözümüne ilişkin ...yaklaşımlarının nelerolduğunu belirlemek amaçlanmıştır. Etkili bir öğretme-öğrenme ortamı geliştirenöğretmenler, eğitim faaliyetlerinden, öğrencilerin tanınmasından ve öğrencilerinproblemlerinin çözülmesinden sorumludur. Bu nedenle öğretmenlerin öğrenciproblemleri ve gelişim düzeyleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmasıgerekmektedir. Öğrenci problem alanları olarak beden ve sağlık, okul-öğretmenders,ev-aile, toplumsal ilişkiler, meslek seçimi ile kişilikle ilgili problemlerincelenecektir. Çalışmada, 28 ortaokuldan 3445 öğrenci ve 9 liseden 3792öğrenciden toplamış olduğu veriler ile belirlenen problem alanları ile ilgili tespitedilen bulgulardan faydalanılmıştır. Bu çalışmada kullanılan görüşme formuaraştırmacılar tarafından geliştirilmiş ve veriler toplanmıştır. Toplam 55 eğitimçalışanı ile görüşme yapılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde içerik analiziyöntemi kullanılmıştır. Sonuç olarak eğitim çalışanlarının öğrencilerin sorunlarınailişkin farkındalık düzeylerinin yüksek ve önemli çalışmalar yaptıkları ancak yeterli olmadığı belirlenmiştir. Ayrıca öğrenci problemlerine yönelik yenilikçiönleyici bakış açıları geliştiremedikleri belirlenmiştir.
U ovom se radu prikazuje problematika sekundarne prevencije osteoporotskih prijeloma kao i strategije sekundarne prevencije prijeloma osobito u starijih bolesnika s kompromitiranim zdravljem kosti. ...Percepcija rizika za prijelom iz kuta gledanja bolesnika i liječnika često je podcijenjena zato što je osteoporoza tiha bolest sve dok ne nastupi prijelom. Unatoč dostupnosti različitih učinkovitih farmakoloških intervencija i dobro utvrđenih smjernica za prevenciju prijeloma, većina bolesnika koja zadobije niskoenergetske koštane prijelome ne primaju lijekove protiv osteoporoze. Diskrepancija između prethodnoga osteoporotskog prijeloma i niske stope farmakološkog liječenja osteoporoze kod tih bolesnika naziva se jaz prijeloma. Kao odgovor na ovu prazninu unutar skrbi Međunarodna zaklada za osteoporozu (engl. IOF) pokrenula je 2012. godine kampanju „Uhvati prijelom“ (engl. „Capture the Fracture“), kako bi olakšala provedbu multidisciplinarnih modela skrbi za sekundarnu prevenciju prijeloma temeljenih na koordinatorima. Modeli povezivanja s prijelomom (Fracture Liaison Services – FLS) danas se široko zagovaraju kao najprikladniji pristup za pokrivanje svih aspekata sekundarne prevencije prijeloma, uključujući identifikaciju bolesnika, edukaciju, procjenu rizika, liječenje i dugotrajno praćenje. Od velike je važnosti ordinirati pretrage za procjenu rizičnih čimbenika vezano uz osteoporozu i sekundarnu prevenciju prijeloma, kao što su: laboratorijske, denzitometrija skeleta i radiografiju kralježnice. FLS uključuje multidisciplinarni pristup i strukturiranu integraciju liječničke profesije, medicinskih sestara te drugih srodnih djelatnika i same administracije, s ciljem reduciranja posljedičnih rizika za prijelom u bolesnika s nedavnim niskoenergetskim osteoporotskim prijelomom. Zdravstveni sustav počinje sve više davati važnost korisnosti i ostalim dobrobitima sekundarne prevencije osteoporotskih prijeloma i prioritizira sekundarnu naspram primarne prevencije kao i prevenciji padova, u kojima je odnos uloženo-dobiveno u kontekstu zdravstvene skrbi izgledno manji. U ovom radu predstavljamo pivotalni FLS program razvijen u Kliničkom bolničkom centru Sestre milosrdnice u Zagrebu (Hrvatska).
This study purposed to evaluate food-service characteristic perceptions according to tourists spending their holidays in accommodations enterprises in the region of Alanya\Okurcalar. The population ...of the study consisted of 382 people, who were selected through convenience sampling method on voluntary basis. The data obtained through the survey method were evaluated via importance-performance analysis method, which is based on the comparison of the importance of the characteristic of an issue or dimension examined and performance perceptions of these characteristic on a matrix. The characteristic that need to be maintained included hygiene and general cleanliness, courtesy and friendliness of service staff, well-groomed and clean service staff, accommodation enterprises facilities, dining atmosphere and speed of service delivery. The characteristics that need to be concentrated on comprised music and image portrayed, service equipment, menu diversity and menu presentation while the characteristics with low priority consisted of staff service skills and knowledge, food service style, food price and value for money, and product serving. Another remarkable finding of this study is that there were no possible overkills in food services as perceived by tourists. This finding is satisfactory in terms of showing that scarce resources are optimally used in accommodation enterprises.
Bu çalışma Alanya \ Okurcalar bölgesindeki konaklama işletmelerinde tatillerini geçiren turistlerin yiyecek servis özellikleri algılarını değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Kolayda ve gönüllü örneklem yöntemleriyle seçilen 382 kişi araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Anket yöntemiyle elde edilen veriler, incelenen husus veya boyuta ait özelliklerin önemi ile bu özelliklere yönelik performans algılarının bir matris üzerinde karşılaştırılmasına dayanan önem-performans analizi yöntemiyle değerlendirilmiştir. Önem-performans matrisi sonuçları sayesinde, konaklama işletmelerinin yiyecek hizmet özelliklerinin yeniden değerlendirilmesi için önemli bilgiler elde edilmiştir. Korunması gereken özellikler kadranında hijyen ve genel temizlik, servis personelinin nezaketi ve samimiyeti, bakımlı ve temiz servis personeli, konaklama işletmeleri aktiviteleri, yemek atmosferi ve servis sunum hızı yer almıştır. Müzik ve tasarımı, servis donanımı, menü çeşitliliği ve menü sunumuna yoğunlaşılması gereken özellikler kadranında bulunduğu, düşük öncelikli özellikler kadranında ise personelin hizmet becerileri ve bilgisi, yemek servis tarzı, yemek fiyatı ve paranın karşılığını veren özellikler ve misafirlere ürün sunum önerileri olduğu saptanmıştır. Bununla birlikte, üzerinde yoğunlaşılması gereken özellikler olarak yiyecek standının görsel ve müzikal tasarımının iyileştirilmesi, servis ekipmanlarının yiyecek sunumuna uygunluğunun sağlanması, çeşitliliğin artırılması gerektiği tespit edilmiştir. Bu çalışmanın bir diğer dikkat çekici bulgusu da turistler tarafından algılanan yiyecek hizmetleri ile ilgili olası aşırılık kadranında hiçbir özelliğin olmamasıdır.
Amaç: Bu çalışma, pediatri bölümlerinde çalışan hemşirelerinin çocuk istismar-ihmal vakalarını tanılama yöntemleri, tedavi ve rehabilitasyonuyla ilgili bilgi düzeylerini ve istismar ve ihmal vakaları ...ile karşılaştıklarında yaklaşımlarını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Araştırma özel bir hastanenin çocuk ve acil servislerinde çalışan araştırmaya katılmaya gönüllü 25 pediatri hemşiresi ile gerçekleştirildi. Olgulardan daha kapsamlı bir görüşmeye katılmaya istekli, ses kaydı kullanılmasını kabul eden beş kişiyle ayrıca yarı yapılandırılmış kalitatif görüşmeler yapılmıştır. Verilerin analizinde; SPSS 16 programı ve basit tematik analiz kullanılmıştır. Bulgular: Olguların 23’ü meslek yaşamlarında duygusal, fiziksel, cinsel istismar ve çocuk ihmali özelliklerinin tümünü taşıyan vakalarla karşılaşmalarına rağmen olguların üçü bu tip vakalarla karşılaşıldığında uygulanacak prosedür hakkında bilgilerinin olduğunu, 9’u istismar ve ihmal konusunda daha önce eğitim aldığını, 21’i eğitimin gerekli olduğunu belirtmiştir. Sonuç: Hemşirelerin aldıkları eğitimi istismar ve ihmal vakalarını tanılamak için kullanmadıkları, ancak istismar vakası ile karşılaştıklarında bu durumu doktora ve polise bildirdikleri bulunmuştur. Kalitatif görüşmelerde hemşireler istismarı tanılamada sorumlu olduklarını; ancak iş yoğunluğu nedeniyle bu sorumluluğu yerine getiremediklerini ayrıca bu vakalarla karşılaştıklarında diğer hastalara göre daha duygusal yaklaştıklarını ifade etmişlerdir.
Genellikle uluslararası ilişkilerin alt alanı olara görülen kamu diplomasisi, İkinci Dünya Savaşı'yla beraber bir iletişim stratejisi olarak önem kazanmaya başlamış, ulus-devletlerin diğer devletler ...üzerinde kültürel ve siyasal hegemonya kurma yarışı içine girdikleri bir alan olarak ortaya çıkmıştır. Devletlerin uluslararası alanda izledikleri politikalar için kamuoyu oluşturmanın önemini kavradıkça ulus-ötesi yayıncılığa verilen önemin de arttığı gözlemlenmiştir. Bu makalede, uluslararası yayıncılık ve habercilik alanındaki ilk faaliyetlerin görüldüğü BBC Dünya Servisi incelenmekte, uluslararası iletişimin siyasi, teknolojik ve ekonomik etmenlerden dolayı değişen çalışma prensipleriyle kamu diplomasisi arasındaki ilişki burada çalışan gazetecilerin deneyim ve görüşleriyle ele alınmaktadır. Bu makalede sunulan veriler BBC Dünya Servisi’nde 2011 ve 2012 yıllarında yapılan yerinde gözlem ve derinlemesine mülakatlara dayanmaktadır
Genellikle uluslararası ilişkilerin alt alanı olara görülen kamu diplomasisi, İkinci Dünya Savaşı'yla beraber bir iletişim stratejisi olarak önem kazanmaya başlamış, ulus-devletlerin diğer devletler ...üzerinde kültürel ve siyasal hegemonya kurma yarışı içine girdikleri bir alan olarak ortaya çıkmıştır. Devletlerin uluslararası alanda izledikleri politikalar için kamuoyu oluşturmanın önemini kavradıkça ulus-ötesi yayıncılığa verilen önemin de arttığı gözlemlenmiştir. Bu makalede, uluslararası yayıncılık ve habercilik alanındaki ilk faaliyetlerin görüldüğü BBC Dünya Servisi incelenmekte, uluslararası iletişimin siyasi, teknolojik ve ekonomik etmenlerden dolayı değişen çalışma prensipleriyle kamu diplomasisi arasındaki ilişki burada çalışan gazetecilerin deneyim ve görüşleriyle ele alınmaktadır. Bu makalede sunulan veriler BBC Dünya Servisi’nde 2011 ve 2012 yıllarında yapılan yerinde gözlem ve derinlemesine mülakatlara dayanmaktadır
Karte i planovi gradova na webu već se nekoliko godina vrlo malo mijenjaju, odnosno gotovo su nepromijenjeni u smislu vizualizacijskih i funkcijskih alata te kartografike. Provedena je analiza na ...primjeru plana grada Zagreba prema najpopularnijim domaćim kartografskim web servisima. Dan je kritički osvrt s glavnim nedostacima upotrebljivosti kartografskih web servisa i karata koje se na njima prikazuju.
Genellikle uluslararası ilişkilerin alt alanı olara görülen kamu diplomasisi, İkinci Dünya Savaşı'yla beraber bir iletişim stratejisi olarak önem kazanmaya başlamış, ulus-devletlerin diğer devletler ...üzerinde kültürel ve siyasal hegemonya kurma yarışı içine girdikleri bir alan olarak ortaya çıkmıştır. Devletlerin uluslararası alanda izledikleri politikalar için kamuoyu oluşturmanın önemini kavradıkça ulus-ötesi yayıncılığa verilen önemin de arttığı gözlemlenmiştir. Bu makalede, uluslararası yayıncılık ve habercilik alanındaki ilk faaliyetlerin görüldüğü BBC Dünya Servisi incelenmekte, uluslararası iletişimin siyasi, teknolojik ve ekonomik etmenlerden dolayı değişen çalışma prensipleriyle kamu diplomasisi arasındaki ilişki burada çalışan gazetecilerin deneyim ve görüşleriyle ele alınmaktadır. Bu makalede sunulan veriler BBC Dünya Servisi’nde 2011 ve 2012 yıllarında yapılan yerinde gözlem ve derinlemesine mülakatlara dayanmaktadır
Belediyeler, halkla ilişkiler uygulamalarında çeşitli iletişim araç ve yöntemlerini kullanmaktadır. Yeni iletişim teknolojilerine paralel olarak, belediyelerin halkla ilişkiler çalışmalarında SMS'ten ...de yaygın olarak yararlanılmaya başlamıştır. SMS teknolojisinin kullanımı, kuruluşların özelikle kamuyu bilgilendirme amaçlarına önemli katkılar sağlamaktadır. Buradan hareketle bu çalışma, belediyelerde SMS'in kamuyu bilgilendirme amaçlı kullanımına odaklanmıştır. Belediyelerin kamuyu bilgilendirme amaçlı SMS gönderdiği grupların başında mahalle muhtarları gelmektedir. Mahalle muhtarlarının aldıkları SMS mesajlarıyla ilgili düşüncelerini araştırmak, bu aracın daha verimli kullanılmasında ipuçları sağlayacaktır. Bu amaçla, Konya merkezde görev yapan mahalle muhtarlarına telefonla anket uygulanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; muhtarların SMS'le bilgi almayı diğer araçlara göre daha çok tercih ettiği ve SMS gönderilme sıklığının belediyeleri başarılı bulmayla doğrudan ilişkili olduğu ortaya çıkmıştır.