Cerrahi
müdahalelerde, anestezi derinliğini
uygun hale getirmek amacıyla hastaların sistolik arter basıncını (Systolic
Arterial Pressure- SAP) ve kalp atım hızını (Heart Pulse Rate- HPR) kontrol
...etmek iyi bilinen bir ölçüm yöntemidir. Ameliyat boyunca, SAP ve HPR verilerine
bakılarak hastaya verilebilecek anestezi miktarı (Anesthesia Output- AO) hesaplanabilmektedir. Bu çalışmada
anestezistlere, SAP ve HPR verilerinden yola çıkarak, hastaya verilebilecek en
uygun anestezi miktarını, Yapay Bağışıklık Sistemi (YBS) ve Bulanık Mantık (BM)
yardımı ile hassas hesaplayan bir Anestezik Derinlik Karar Destek Sistemi
(ADKDS) önerilmektedir. Çalışmada tasarlanan sistem, hastalardan elde edilen
giriş değerleri SAP, HPR ve çıkış parametresi AO kullanılarak, üyelik
fonksiyonlarının en uygun değerlerini elde etmek için, Klonal Seçim
Algoritmasının (KSA) her adımında arama, hesaplama ve değerlendirme
gerçekleştirmiştir. ADKDS’nin literatürdeki çalışmalara göre daha verimli
tahminlerde bulunduğu ve daha iyi sonuçlar elde ettiği gözlemlenmiştir.
Mountain areas include precious environments like pastures that require preservation strategies by the appointed authorities. Here we present a system that processes orthophotos acquired by Agenzia ...per le Erogazioni in Agricoltura using Artificial Intelligence to reduce the time and costs of human inspection in pasture management activities. The system is trained to automatically classify multiple kinds of pasture and no-pasture areas. A user interface allows to query and refine the pasture maps. The map can be updated as new orthophotos come in. The system achieves good performance in the Provincia Autonoma di Trento (PAT), but it is suitable for similar mountain areas as well.
İSNAD, sosyal ve beşeri bilimler alanında hazırlanan çalışmalarda kullanılmak üzere Türkiye merkezli olarak geliştirilen akademik yazım ve kaynak gösterme sistemidir. “Kaynak gösterme”, bilginin ...bilimselliğinin bir gereği olduğu kadar fikrî mülkiyet ve telif haklarına saygının da bir gereğidir. İstifade edilen bir kaynağın araştırmada belirtilmemesi yayın etiği suçudur (intihal / plagiarism). Bu sebeple ortaya konulan bilimsel bir çalışmanın kaynakları, başka araştırmacılar tarafından tekrar ulaşılabilir ve kontrol edilebilir olacak şekilde bibliyografik bileşenleri ile doğru ve eksiksiz olarak yazılmak durumundadır. İSNAD atıf sistemi ise Türkiye merkezli olarak Antropoloji, Arkeoloji ve Sanat Tarihi, Coğrafya, Dil ve Edebiyat, Eğitim, Felsefe, Halkbilimi, Hukuk, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Psikoloji, Sanat, Sosyal Hizmetler, Sosyoloji ve Tarih gibi sosyal ve beşeri bilimler alanında görülen atıf ve kaynak gösterme gereksinimlerinin giderilmesi amacıyla geliştirilmiştir.İSNAD atıf sistemi; akademik bir yazının başlığının nasıl belirleneceği, özetinin hangi bilgileri içermesi gerektiği, anahtar kavramların nasıl seçileceği, başlıklandırma formatının nasıl olması gerektiği, içerdiği tablo ve şekillerin nasıl oluşturulacağı, çalışmada kullanılan Arapça, Farsça, İngilizce ve diğer eser adlarının ve müellif isimlerinin nasıl yazılacağı, tarih ve yüzyılların hangi şekilde gösterileceği, yayın etiği kapsamında nelere dikkat edilmesi gerektiği, istifade edilen kaynak eserden dolaylı veya doğrudan nasıl alıntı yapılacağı, atıf yapılan kaynakların metin içinde veya dipnotta nasıl yazılacağı ve kaynakçanın nasıl oluşturulacağı gibi akademik yazımla ilgili bilinmesi ve uygulanması gerekli tüm kuralları içermektedir.Sözlükte “dayanmak, yaslanmak, itimat etmek” manasındaki “sened” kökünden türeyen isnad, “temellendirmek, dayamak; sözü söyleyenine kadar ulaştırmak, bir sözün, bir rivayetin geliş yolunu haber vermek, ilk kaynağa kadar götürmek” anlamlarına gelmektedir. “Sözünün senedi nedir?” örneğinde olduğu gibi sözün kaynağını sorgulamak ve belirtmek için kullanılmaktadır. Bu anlamda isnad, akademik yazımda atıf veya alıntı yapılan kaynağı belirtmek için geliştirilen atıf sistemine, Türkiye merkezli yayın yapan ilahiyat alan dergilerinde görev üstlenen editörlerin çoğunluğunun (%70,4) kararı ile ad olarak seçilmiştir.İSNAD atıf sistemi, 2017-2018 yıllarında “İlahiyat Atıf Sistemi” olarak geliştirildi ve ilk versiyonu 12/03/2018 tarihinde matbu ve online olarak yayınlanarak ücretsiz olarak kullanıma sunuldu. Sistemin Türkiye’de ve Türk Cumhuriyetlerinde ilahiyat alan dergileri arasında ilgi görmesi ve ilahiyat alanı dışında da kullanımına dair talepler gelmesi üzerine İSNAD’ın ikinci versiyonu, tüm sosyal bilimler alanında kullanılabilecek şekilde geliştirildi ve Eylül 2018 itibari ile hizmete sunuldu. İSNAD artık sosyal ve beşeri bilimlerin tüm alanlarında kullanılabilmektedir.İSNAD atıf sistemi, Dr. Abdullah Demir tarafından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörlüğü’nce desteklenen RGD-015 numaralı “Ulusal İlahiyat Atıf Dizini Projesi” kapsamında, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Dini İlimler Uygulama ve Araştırma Merkezi (DİMER) bünyesinde, akademik yayıncılık alanında uzman öğretim üyelerinin ve hakemli dergi editörlerinin görüş, öneri ve değerlendirmeleri alınarak geliştirildi. Yaygın atıf biçimlerinden APA, Amerika Psikoloji Derneği (American Psychology Association) ve Chicago ise Modern Diller Derneği (Modern Languages Association) tarafından geliştirilerek satışa sunulmuştur.İSNAD; Türkiye merkezli olarak geliştirilen, kullanıma sunulduğu 12/03/2018 tarihinden kısa bir süre sonra hakemli akademik dergi ve kitap yayıncıları ile Fakülte Dekanlıkları (mezuniyet tezlerinin yazımında) ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüklerince (Yüksek Lisans ve doktora tezlerinin yazımında) kullanımı benimsenen, Web of Science / Clarivate Analytics, TÜBİTAK TR Dizin ve TÜBİTAK DergiPark gibi akademik yayıncılıkla ilgili indeks ve dergi platformlarınca kaynak gösterme biçimlerinden biri olarak sistem entegrasyonu yapılan, Zotero, Mendeley ve EndNote gibi dünya çapında kullanılan kütüphane ve referans düzenleme yazılımlarına uygun şablonları hazırlanan ve ücretsiz olarak kullanıma sunulan ilk ve tek yerli-milli kaynak gösterme sistemidir ve bu açıdan oldukça önem arz etmektedir. Türkçe’nin bir bilim dili haline gelmesi hedefleniyorsa, bu hedefe ulaşmada, Türkçe olarak hazırlanan bir bilimsel yazım ve kaynak gösterme sisteminin bulunması da bir zorunluluktur. Ortaöğretim ve üniversite öğrencilerinin Türkçe olarak hazırlanan ve ücretsiz olarak kullanıma sunulan İSNAD atıf sistemini öğrenmeleri ve kullanmaları, aslı İngilizce olan ve satın alma imkanı da elde edemeyecekleri sistemleri öğrenmelerine kıyasla daha elverişlidir ve kolaydır. Türkçe konuşan ülkelerin bilim insanlarının bildiri, makale, kitap, proje ve benzeri bilimsel çalışmalarını İSNAD atıf sistemini kullanarak hazırlamaları, Türkçenin ortak bir bilim dili olarak güçlenmesine katkı sağlayacaktır. İSNAD atıf sistemi ile Türkiye’de ve Türki Cumhuriyetlerde; Antropoloji, Arkeoloji, Coğrafya, Dil ve Edebiyat, Felsefe, Halkbilimi, Hukuk, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Müzik, Psikoloji, Sanat Tarihi, Sosyal Hizmetler, Sosyoloji ve Tarih gibi sosyal ve beşeri bilimler alanında hazırlanan yayınlarda ortak bir atıf sisteminin kullanımını sağlamak hedeflenmektedir. İSNAD atıf sisteminin kullanımı, Türkçe konuşan ülkelerde sosyal ve beşeri bilimler alanında kaynak göstermede standartlaşmayı sağlayarak atıf ve etki değeri tespitine olanak sağlayacak ve Türk dünyası arasında bilimsel iletişimi kolaylaştıracaktır.İSNAD atıf sistemi, sosyal ve beşeri bilimler alanında araştırma yapan ve yazı kaleme alan öğrenciler, akademisyenler ve yazarlar ile bu alanda yayın yapan kurum ve kuruluşların hizmetine sunulmuştur. Sosyal bilimler alanında yayın yapan birçok dergi İSNAD atıf sistemini kullanmaya başlamıştır. Lisans mezuniyet tezi, yüksek lisans tezi ve doktora tezlerinin yazımında İSNAD atıf sisteminin kullanılmasını öngören ve bunu tez yazım kılavuzlarına dahil eden üniversitelerin sayısı artmaktadır. Ayrıca ulusal ve uluslararası sempozyum ve kongre düzenleyen birçok kurum ve kuruluş, katılımcıların bildirilerini İSNAD atıf sistemine uygun olarak hazırlamalarını talep etmeye başlamıştır. Ücretsiz olarak kullanıma sunulan bu sistem, kullanıcı dostu arayüzü ve kaynak gösterme yazılım eklentileri ile hızla kabul görmekte ve benimsenmektedir. Öğrenciler, yazarlar, araştırmacılar ve akademisyenler; İSNAD’ın EndNote, Zotero ve Mendeley gibi kaynak gösterme yazılım eklentileri sayesinde daha kolay, daha hızlı ve hatasız olarak “atıf ve kaynak gösterme” işlemlerini yapabilmektedirler. Bu sisteminin Türkiye ve Türk Cumhuriyetlerinde kullanımı yaygınlaşmaya devam etmektedir. www.isnadsistemi.org
Son yıllarda elektrik enerjisine olan ihtiyaç sürekli artmakta ve gelişen teknoloji ile birlikte güç sistemine yeni ve farklı yük çeşitleri eklenmektedir. Bunun sonucunda, elektrik güç sisteminin ...işletilmesinde yeni sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu sorunlardan biri de güç sisteminin güvenilir ve kararlı şekilde çalıştırılmasıdır. Geleneksel yüklerin yanı sıra farklı karakteristik yükler sistemde istenmeyen etkiler oluşturabilmektedir. Bu yüklerin aynı anda Faz Kaydırıcı Transformatör (FKT) ile birlikte işletilmesinde oluşabilecek durumların incelenmesi gerekmektedir. Bilhassa ülkeler arası veya bölgeler arası güç sistemi bağlantılarında tercih edilen FKT’ler sargıları arasında faz farkı oluşturarak aktif güç kontrolu yapmaktadır. Transformatörün faz kaydırma açıları, üzerindeki sargıların kademelerinin değiştirilmesiyle elde edilmektedir. Ayrıca yük akışını kontrol etmek suretiyle enerji iletim hatlarını maksimum kapasite ve verimde kullanmak imkanı da oluşmaktadır. Bu çalışma Güç Sistemleri Analizi Programı (PSAT) benzetim programı üzerinden, FKT bulunan IEEE’nin 6 baralı güç sistemine çeşitli yükler bağlanarak güç sisteminin analizleri yapılmıştır.
This article describes the present upgrade of the RGM system, the magnetic fault detection system designed for RFX (named RGM, from the Italian acronym rilevamento guasti sistemi magnetici), to be ...fully compliant with the new device RFX-mod2, considering both machine and operational modifications. RGM was originally designed for RFX, and it was based on the symmetries of: 1) the magnetic structures of RFX windings and 2) the topology of the electrical circuits. Then, in the early 2000s, a refurbishment of RGM took place in view of the machine upgrade to RFX-mod. Nowadays, the present upgrade to RFX-mod2 requires further modifications to the RGM system, making it compatible with new machine and operational specifications. RGM will be equipped with several additional magnetic sensors to overcome some constraints due to its original working principle and refurbished with redesigned electronic boards based on state-of-the-art technologies and components. The new system is designed to be fully compatible with the existing hardware, in order to keep advantage of the strengths of the original system.
Bu çalışmada ISO 14001 çevre yönetim sistemi (ÇYS) ve OHSAS 18001 iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi (İSGYS) belgelerine sahip olan firmalarda önleme maliyetlerindeki yönelimlerine bağlı olarak ...çalışan memnuniyeti algılarının incelenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla Türkiye’de faaliyet gösteren ISO 14001 ve OHSAS 18001 belgeli 148 firmadan veri toplanmıştır. Firmaların kazaları en aza indirmek için yaptıkları önleme maliyetleri verileri tanımlayıcı istatistik yöntemiyle ve çalışan memnuniyeti algıları ise Tek-Örnek t-Testi (t=3.25) yöntemiyle analiz edilmiştir. Bulgular, katılımcı firmaların kazaları önleme hususunda İSG yönetim sistemi ve yasal şartları tam sağlayacak kadar harcama yaptıklarını ve buna bağlı olarak çalışan memnuniyeti algısını ölçmek üzere hazırlanan beş sorunun dördünde olumlu tutuma sahip olduklarını ortaya koymuştur. Katılımcı firmaların karakteristik özellikleri dikkate alındığında ise büyük ölçekli (çalışan sayısı 250’den fazla) ve beş yıldan fazla süredir bu yönetim sistemlerinin uyguladığını belirten firmaların diğerlerine nazaran açık ara çevre ve iş sağlığı ve güvenliğine yatırım yaptıkları ve çalışan memnuniyetinde de daha fazla olumlu sonuç aldıkları bulunmuştur. Bu çalışma sonucunda, ÇYS ve İSGYS uygulamalarına yatırım yapan firmalarda firma performansına olumlu etkisi olan çalışan memnuniyetinde iyileşme sağlandığına dair yeterli kanıtlar sağlanmıştır.
Bu çalışmada, Osmanlının son döneminde yüksek memuriyetlerde bulunmuş, dönemin en güçlü partisi olan
İttihat ve Terakki Cemiyetinin genel başkanlığını yapmış, sadrazamlık görevinde bulunmuş, İslamcı ...bir düşünür
olan Said Halim Paşa’nın egemenlik anlayışı ve geliştirdiği hükümet sistemi incelenmiştir. İslamcı düşünce
yapısına uygun olarak, kanun yapma yetkisiyle donatılmış organ olan teşri merci (yasama kurulu) hariç, devletin
etkili makamlarının seçimle işbaşına gelmesini önermiştir. Bu çerçevede, devlet başkanı ve millet meclisi halk
tarafından seçilecektir. Fakat bunlar seçimle işbaşına gelseler de şeriattan kaynaklanan bir iktidarı temsil
ettiklerinden meşruiyetlerini milletten değil, İslami ilkelere bağlılıktan aldıklarından egemenlik nihai olarak
halka ait değildir. Halkın iradesinin üstünde bir ilahi irade vardır. Dolayısıyla onun egemenlik konusundaki
yaklaşımı, providansiyel egemenlik anlayışını çağrıştırmaktadır. Devlet bakanının seçimle işbasına gelmesini
önerdiğinden, devlet şekli olarak da cumhuriyeti benimsemiştir. Geliştirdiği hükümet sistemi, bazı yönleriyle
parlamenter sistemi, bazı yönleriyle başkanlık sistemini çağrıştırmaktadır. Bir başka ifadeyle geliştirdiği hükümet
sisteminin, eklektik bir sistem olduğu söylenebilir. Önerdiği sistemde, kanun yapma yetkisi, halk tarafından
seçilmiş meclise değil, İslam hukukçularına ait olacaktır. Bu yönüyle önerdiği hükümet sisteminin günümüz
demokratik hükümet sistemleriyle uyumlu olduğu söylenemez.
Sono numerose le innovazioni inerenti alla medicina riproduttiva. Queste hanno imposto delle riflessioni etiche, sociali, culturali e mediche, ma soprattutto hanno reso ancora più urgente la ...necessità di un contributo della psicologia. Nell’articolo vengono proposte alcune sfide da affrontare attinenti all’ambito materno infantile, che hanno come focus il benessere dei professionisti del settore e dell’utenza di riferimento, alla luce di una rilettura dei processi di trasformazione e cambiamento del soggetto che sta per diventare genitore o figlio. Da psicoanalisti e studiosi è nostro interesse riuscire ad importare le ricerche e le acquisizioni del mondo perinatale nella psicoanalisi, perché molte di queste, seppur con un linguaggio medico, analizzano la relazione fin da prima della nascita. Il filone che viene preso maggiormente in considerazione riguarda gli studi sulle percezioni tattili nei bambini che aprono scenari sorprendenti e affascinanti. Nello specifico, l’autore cercherà di costruire un ponte tra queste discipline, creando un parallelismo tra un determinato tipo di contatto (il gentle touch) - recepito dalle sole Fibre CT e connesso ad un’attivazione massiva dell’insula - e il rapporto analista e paziente.