Die Arbeit unternimmt den Versuch, die klassische Lehre vom dreifachen Amt Christi multiperspektivisch zu untersuchen. Neben lehrgeschichtlichen Fallstudien (Calvin, Schleiermacher, Pannenberg, M. ...Welker) stehen interdisziplinäre Annäherungen aus Sicht der Exegese und der politischen Theorie. In dogmatischer Hinsicht ergibt sich die aktuelle Aussagekraft der Ämterlehre aus der Gegenwendigkeit einer offenbarungs- und erfahrungstheologischen Perspektive, die an M. Luther und K. Barth entfaltet wird. So zeigt sich: Die Ämterlehre ist Chiffre spezifisch christlicher Freiheitserfahrungen, die sich aus der unverfügbaren Anteilgabe an der Freiheit Jesu Christi verdankt. Die Ämterlehre ist damit keine überholte metaphysische Lehrform, sondern genuiner Ausdruck christlichen Selbstverständnisses.
Three years after the end of World War II and after the Holocaust became publicly known, Paramount Pictures released Billy Wilder's The Emperor Waltz, in which the film maker-born in the Habsburg ...monarchy and a refugee from Hitler's Reich-depicts the Austrian Emperor Franz Joseph I and the American salesman Virgil Smith (Bing Crosby), who around 1900 was trying to sell gramophones to the Old World. Curtiz stellte seiner in der Nachkriegszeit spielenden Musical Comedy White Christmas (USA 1954) einen Rückblick voran, in dem die Protagonisten als Soldaten beim Vormarsch der alliierten Truppen nach Deutschland mitten im Gefecht ihre Weihnachtsfeier abhalten und Crosby dabei als Begleitstimme zu einer Spieluhr Irving Berlins „I'm Dreaming of a White Christmas" singt - jenen Giga-Hit, den er gut zwei Wochen nach dem japanischen Angriff auf Pearl Harbor im Dezember 1941 aus der Taufe gehoben hatte und der inzwischen - man munkelt von weltweit 500 Versionen und 125 Millionen verkauften Tonträgern - zum beliebtesten Weihnachtslied der Christenheit aufgestiegen ist14. Preminger wiederum, dem wir u. a. die Verfilmung des gleichnamigen Bühnenmusicals Carmen Jones - seinerseits eine Adaptation von Bizets Oper - als Musikfilm mit Harry Belafonte danken (USA 1954), ließ es sich nicht nehmen, in Wilders STALAG 17 (1953) ausgerechnet den Nazikommandanten des Lagers für amerikanische Kriegsgefangene zu spielen und dabei ein Räsonnement über Crosby und „I'm Dreaming of a White Christmas" einzurücken. Luckily that song was White Christmas and by hanging on I made billions" (Staffel 10, Folge Mom and Pop Art deutsch Überraschung für Springfield vom April 1999).
Etkin piyasa kavramı ilk olarak Fama (1970) tarafından ortaya konulurken, ekin bir piyasada menkul kıymetlerle ilgili tüm bilgilerin eş anlı olarak fiyatlara yansıdığı iddia edilmiştir. Bu ...perspektifte, etkin olan bir piyasada ortalamanın üzerinde getiri elde etmek için herhangi bir teknik veya temel analiz yöntemi kullanılmasının katkı sağlamayacağı öngörülmektedir. Diğer taraftan, piyasa katılımcılarının karar alma süreçlerinde bilgiyi ne derece etkili kullandığı, verilen kararlarda yatırımcının nelerden etkilendiği, hangi faktörlerin karar alma sürecini belirlediği ve yatırımcının finansal kararlarda nasıl davrandığı davranışsal finans ile ortaya konulmaktadır. Bu yaklaşıma göre, piyasa hareketlerinin tahmin edilebilir olmasında belli yanılgılar ve trendlerin kullanılabileceği ifade edilmektedir. Bu çerçevede çalışmanın amacı Borsa İstanbul bünyesinde 01.07.2021– 03.01.2022 tarihleri arasında hisse senedi gruplandırma duyurularının piyasa fiyatına olası etkisini ortaya çıkarmaktır. Belirlenen tarih aralığında farklı pay gruplarına geçiş yapan ve veri devamlılığı sağlayan110 şirkete ait günlük kapanış fiyatları Olay Çalışması yöntemi ile analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre, yukarı yönlü ilgili pazarı değişen hisse senetlerinde, duyuru günü %5 düzeyinde istatiksel olarak anlamlı ortalama anormal getiri tespit edilirken, aşağı yönlü pazar hareketleri gösteren hisse senetlerinin duyuru günü negatif ancak istatiksel olarak anlamlı olmayan Ortalama Anormal Geriti (AAR) gözlemlenmiştir. Diğer taraftan, farklı inceleme pencerelerinde negatif ve pozitif yönlü kümülatif değerlerin bir trend takip etmediği ortaya çıkarken, toplam inceleme dönemindeki negatif kümülatif ortalama anormal getiriler (CAAR) dikkat çekmiştir. Tüm sonuçları birlikte değerlendirdiğimizde, istatiksel olarak anlamlı değerlerin varlığı piyasanın bu duyurular noktasında etkin olmadığı sonucunu ortaya çıkartmıştır. Ayrıca, piyasa katılımcıları tarafından yukarı veya aşağı yönlü pazar değişimlerinin hisse senedi fiyatları üzerinde bir etkisinin varlığı dikkate alınabilir bir bilgi seti olarak değerlendirilebilir
In buchstäblich letzter Minute haben sich die englische Regierung und die Europäische Union auf ein umfangreiches Abkommen geeinigt, um einen ungeregelten Brexit zu verhindern. Nach dem jahrelangen ...zähen Verhandlungsmarathon fällt der Jubel verhalten aus, dennoch herrscht auf beiden Seiten des Ärmelkanals Erleichterung, weil ein Modus Vivendi gefunden wurde, auf dem sich die künftigen Beziehungen aufbauen und fortführen lassen. Ob sich die englischen Blütenträume, die an den Brexit geknüpft wurden, erfüllen werden, wird die Zukunft erweisen. Die Strategie und Taktik der englischen Regierungen zum Brexit und bei den Austrittsverhandlungen spiegeln sich in den Erfahrungen wider, die Friedrich List vor genau 175 Jahren bei seinen Bemühungen um eine deutsch-englische Allianz machen musste. Wegen der von England schon damals strikt befolgten Insular‑ und Handelssuprematie musste er sich eingestehen, dass England diese Position hartnäckig verteidigt und deshalb frustriert und ernüchtert seine Pläne aufgeben. Deshalb setzte er seine Hoffnung auf eine "Kontinentalallianz" der europäischen Nationen, wie sie nun nach dem Austritt Großbritanniens aus der Europäischen Union entstanden ist. Vielleicht werden wir uns nun an den Begriff "Kontinentalallianz" gewöhnen müssen und dabei an die Weitsicht von Friedrich List erinnert. Andererseits gilt auch für die englische Politik das Motto von Lists zweiter Pariser Preisschrift: "Le monde marche – Die Welt bewegt sich", allerdings mit völlig anderen Vorzeichen als vor 175 Jahren: Die Welthandelsachse hat sich von der westlichen auf die östliche Halbkugel verlagert; das britische Weltreich ist Geschichte, die Fließgeschwindigkeit des globalen Wandels hat sich dramatisch beschleunigt und trotz der Lingua Franca erscheint England, vor allem aus asiatischer Sicht, nur noch als kleiner Fleck auf der Weltkarte. Falls die schottische Regierung ihre Absicht durchsetzen und die Unabhängigkeit vom Vereinigten Königreich erreichen sollte, würde sich der Brexit als verhängnisvoller Bumerang erweisen.
Zusammenfassung
Ein Makroreentry innerhalb des His-Purkinje-Systems kann zu einer anhaltenden ventrikulären Tachykardie (VT) führen, die als Bundle-Branch-Reentry-VT bezeichnet wird. Die ...Bundle-Branch-Reentry-VT ist i. d. R. mit einer Erkrankung des His-Purkinje-Systems und einer eingeschränkten linksventrikulären Funktion assoziiert. Im Fall der typischen Bundle-Branch-Reentry-VT wird der rechte Schenkel in anterograder Richtung aktiviert, und die ventrikuläre Depolarisation beginnt am Ende des rechten Schenkels im ventrikulären Septum mit der Folge einer typischen Linksschenkelblock QRS-Morphologie. Bei Patienten mit schwerer linksventrikulärer Dysfunktion und Beteiligung des rechten Ventrikels werden aber auch atypische Oberflächen-EKG-Befunde beobachtet, welche die Diagnose einer Bundle-Branch-Reentry-VT erschweren können. Die Diagnose einer Bundle-Branch-Reentry-VT ist von großer Bedeutung, da bei Patienten mit Bundle-Branch-Reentry-VT häufig serielle Schockabgaben eines implantierbaren Kardioverter-Defibrillators (ICD) auftreten können, die auf Rezidiven durch sofortige Reinitiierung der VT beruhen. Die Ablation des rechten Schenkels führt zu einer sicheren Therapie der Bundle-Branch-Reentry-VT und kann häufige ICD-Interventionen verhindern. Nach Ablation der Bundle-Branch-Reentry-VT bleibt aufgrund der häufig schweren linksventrikulären Dysfunktion eine hohe Mortalität bestehen, und die Patienten sollten einer kardialen Resynchronisationstherapie (CRT-D) zugeführt werden.
Entelektüel sermaye firmanın kültürünü, değerlerini, bireylerin yeteneklerini, yazılım donanımları, tedarik zincirlerini, müşteri ilişkilerini kapsayan faaliyetler bütününü ifade etmektedir. Firma ...içerisindeki tüm bilgilerin değere dönüşmesi firmanın entelektüel sermayesi olarak görülmektedir. Hisse başına kar, firma performansının belirlenmesinde önemli ölçütlerdendir ve firmanın faaliyetleri ve tüm yükümlülüklerini yerine getirdikten sonra, her bir hisse başına elde edilen dönem karını ifade etmektedir. Kurumsal yönetim, firmanın etkileşimde bulunduğu tüm çıkar grupları ile arasındaki ilişkileri düzenleyen bir sitemdir ve firmanın değer oluşturmasında, kazanç sağlamasında etkili bir unsurdur. Çalışmanın amacı BIST100 Endeksi’nde yer alan kurumsal yönetim ilkelerini uygulayan ve uygulamayan firmaların entelektüel sermaye unsurlarının hisse başına kar üzerinde etkisinin olup olmadığını belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda çalışmada, 2016-2021 yılları arasında Borsa İstanbul 100 Endeksi’nde yer alan, kurumsal yönetim ilkelerini uygulayan ve uygulamayan firmaların verileri kullanılmıştır. Bu firmalardan 37’si kurumsal yönetim endeksine dahil iken; 63’ü kurumsal yönetim endeksine dahil değildir. Firmaların kurumsallık durumlarının belirlenmesinde kurumsal derecelendirme notlarına bakılmıştır. Firmaların entelektüel sermaye unsurları insan sermayesi, yapısal sermaye ve müşteri sermayesi olmak üzere hesaplanmıştır. Çalışmada panel veri analizi kullanılmıştır ve dirençli tahminciler yöntemi uygulanmıştır. Yapılan analizler sonucunda, hem kurumsal yönetim ilkeleri uygulayan firmalar hem de kurumsal yönetim ilkeleri uygulamayan firmaların entelektüel sermaye unsurlarının hisse başına kara anlamlı etkiler olduğu tespit edilmiştir.
Öz
Bu çalışmanın amacı, 1998-2022 çeyreklik dönemi için Türkiye’de hisse senedi piyasası oynaklığının konjonktür dalgalanmalarını nasıl etkilediğini araştırmaktır. Hisse senedi piyasasının ...oynaklığını ve konjonktür dalgalanmalarını temsilen, sırasıyla, Borsa İstanbul 100 endeksi getiri serisi (RBIST) ve trendden arındırılmış reel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (BC) kullanılmıştır. Hisse senedi piyasasındaki oynaklığın, konjonktür dalgalanmalarındaki genişleme ve daralma aşamalarındaki etkisini ayrıştırabilmek adına asimetrik yöntemlerden yararlanılmıştır. İlk olarak Markov rejim değişim GARCH (MS-GARCH) yöntemiyle konjonktür dalgalanmaları, genişleme ve daralma rejimleri altında incelenmiştir. MS-GARCH yönteminin bulgularına göre, RBIST, BC’yi hem genişleme hem de daralma aşamalarında negatif etkilemektedir. Ancak 2000’li yılların başında yaşanan Bankacılık Krizi, Küresel Finansal Kriz, 2016 ve 2018 Döviz krizleri ile son yaşanan Covid-19 Pandemisi gibi daralma aşamalarında bu etki daha nispeten daha büyüktür. İkinci olarak ise bulguları daha güçlü kılmak adına doğrusal olmayan ARDL (NARDL) yöntemi uygulanmıştır. NARDL yönteminin bulguları, kısa dönemde, MS-GARCH yönteminden elde edilen bulguları desteklemektedir. Kısa dönemde RBIST’in pozitif ve negatif bileşenlerinin, BC üzerindeki etkisi negatif, ancak uzun dönemde bu etki pozitiftir. Genel olarak çalışmanın bulguları, politikaların, hisse senedi piyasasındaki oynaklık ile konjonktür dalgalanmaları arasındaki ilişkinin doğrusal olmayan özelliklerini dikkate alması gerektiğini göstermektedir.
This study aims to investigate how stock market volatility affects business cycles in Turkey for the quarterly period 1998-2022. Borsa Istanbul 100 index return series (RBIST) and detrended real Gross Domestic Product (BC) are employed to proxy stock market volatility and business cycles, respectively. Asymmetric methods are used to decompose the effects of stock market volatility in the expansion and contraction phases of business cycles. First, business cycles are examined under the expansion and contraction regimes by the Markov regime-switching GARCH (MS-GARCH) method. According to the findings of the MS-GARCH method, RBIST negatively affects BC in both the expansion and contraction phases. However, this effect is relatively greater during contraction phases such as the Banking Crisis in the early 2000s, the Global Financial Crisis, the 2016 and 2018 Currency Crises, and the recent Covid-19 Pandemic. Second, the non-linear ARDL (NARDL) method is applied to robust the findings. The findings of the NARDL method in the short run corroborate the findings obtained from the MS-GARCH method. The positive and negative components of RBIST have a negative effect on BC in the short run, but this effect is positive in the long run. Overall, the findings of the study suggest that policies should consider the non-linear characteristics of the relationship between stock market volatility and business cycles.
Bu çalışmada ham petrol fiyatlarındaki dalgalanmaların havayolu şirketlerinin hisse senedi fiyatları üzerindeki etkisinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Çalışmaya konu olan Türkiye ve Avrupa'da ...faaliyet gösteren bazı havayolu şirketlerine (Türk Havayolları, Air France, Swiss International Air Lines, Lufthansa, KLM Royal Dutch Airlines, Finnair, Aegean Airlines, Yunanistan ) ait hisse senedi verileri “investing.com” veri tabanından, ham petrol fiyatları ise “OECD i Library” veri tabanından temin edilmiştir. 2012-2022 dönemine ait veriler, zaman serisi analizi yöntemiyle ARDL modeli kullanılarak incelenmiştir. Çalışmada ADF (Augmentend Dickey-Fuller) birim kök testi, ARDL Sınır testi, uzun dönem denge modeli testi, hata düzeltme modeli testi uygulanmıştır. Elde edilen bulgular, ham petrol fiyatlarındaki dalgalanmaların çalışmada analiz edilen havayolu şirketlerinin hisse senetleri fiyatları üzerinde istatistiksel olarak eşbütünleşme ilişkisi bulunduğunu göstermiştir. Dolayısıyla ham petrol fiyatlarındaki dalgalanmaların Türkiye ve analize konu olan bazı Avrupa havayolu şirketlerinin hisse senetleri fiyatları üzerinde bir etki yarattığı sonucuna varılmıştır. Bu sonuçlar, hem yatırımcılar hem de finansal uzmanların havayolu şirketlerinin hisse senedi fiyatları üzerindeki riskleri ve etkileri daha iyi anlayabilmelerine ve gelecekteki kararlarını daha iyi şekillendirmelerine katkı sağlayacaktır.