V članku je na primeru doslej manj raziskanega mestnega urada prokuratorjev ali oskrbnikov koprske stolnice (Procuratore della Fabrica della Cattedrale di Capodistria) predstavljena vloga koprskega ...plemstva pri javnem umetnostnem naročništvu. Največji vpliv na izbiro arhitektov in izvajalcev umetnostnih naročil in s tem na končno podobo koprske stolnice v prvi polovici 18. stoletja so imeli prokuratorji Benvenuto markiz Gravisi (1679–1746), Alvise grof Tarsia (1697–1774) in Francesco Barbabianca (1695–1753). Pri izbiri arhitektov, kot sta Giorgio Massari (1687–1766) in Domenico Schiavi (1718–1795), so si pomagali z nasveti in povezavami koprskih izobražencev, kot sta Girolamo markiz Gravisi (1720–1812) in Gian Rinaldo grof Carli (1720–1795), ki so jih ti vzpostavili med študijem na univerzi v Padovi ali preko članstev v akademijah. Tako so se prokuratorji v letih 1748–1749 lahko v zvezi s prezidavo kora koprske stolnice posvetovali tudi s tedaj vodilno avtoriteto na arhitekturnem področju v Beneški republiki, Giovannijem markizom Polenijem (1683–1761), profesorjem eksperimentalne fizike na univerzi v Padovi.
V prispevku o koprskem plemstvu oziroma družini Tiepolo-Gravisi, osvetljujem še vedno manj znani vidik zapletenih družinskih razmerij v beneškem ancien régimu, saj preučevanje dragocenih oporočnih ...virov omogoča vpogled v tedanja družinska pa tudi širša razmerja mestnega plemstva, kakor tudi raznolika vprašanja dednega prava, ki jih bo potrebno s ciljem boljšega poznavanja zgodovinske dinamike ožjega koprskega območja, v bodoče temeljiteje preučiti in pretehtati. Prispevek, posvečen koprski veji ugledne beneške plemiške rodbine Tiepolo, bodisi v orisu njenih najpomembnejših predstavnikov tako v moški kot ženski liniji, njihovega imetja in zapletenih družinskih razmerij z uglednimi koprskimi rodbinami Borisi, Gravisi in Barbabianca, kakor tudi sama rast družinske palače od začetka 17. pa do konca 18. stoletja, sloni skoraj v celoti na še neobjavljenem arhivskem gradivu, ki ga hrani Pokrajinski arhiv v Kopru v fondu Družinski arhiv Gravisi (SI PAK/0299) in deloma na župnijskih knjigah ter ostalih virih.
U prilogu smo se usredotočili na odabrane izraze koje je 1881. godine zabilježio Anteo Gravisi iz Kopra. Do početka prošlog stoljeća u Kopru su postojale dvije istromletačke dijalekatske varijante ...kojima su se služili viši i niži društveni slojevi. Jezik paolana, cortivana, ribara i drugih siromašnijih građana bio je nešto drugačiji od jezika bogatih građana. Zanimalo nas je koje su se od zabilježenih riječi sačuvale u stoljeću koje je uslijedilo njihovom zapisu. U analizi smo se oslanjali na raspoloživu dijalektološku građu zabilježenu u Kopru između 1900. i 2020. godine (monografije, rječnici, terenski podaci) kako bismo potvrdili današnju upotrebu, promjene ili napuštanje leksema. Oslanjajući se na relevantnu etimološku literaturu, te lekseme ujedno povezujemo s njihovim izvorom i provjeravamo koje su od navedenih istromletačkih izraza preuzeli Istrani slovenskih korijena.
Lyme hastalığı ve myasthenia gravis Evlice,Ahmet Turan; Koç,Ayşe Filiz
Cukurova Medical Journal,
12/2018, Letnik:
43, Številka:
1
Journal Article
Recenzirano
Odprti dostop
Lyme hastalığı (borelyoz) değişik nörolojik tablolar ile prezente olabilen ve Türkiye'de nadiren görülen vektöryel bir hastalıktır. Bu yazıda seftriakson ve doksisiklin tedavisine yanıt veren ...Nöroborelyoz tanılı bir hastanın, takip periyodunda (iki yıl sonra) asetilkolin reseptör antikorunun pozitif olduğu ve Myastenia Gravis tanısı aldığı bildirilmiştir. Bu durum borrelia yüzey antijenlerinin ve asetilkolin reseptörlerinin epitop homolojisine bağlanmıştır. Lyme hastalığı tanısıyla izlenen vakalarda Myastenia Gravis gelişebileceğini vurgulamak amacıyla olgu sunulmaya değer bulunmuştur.
Riassunto
Nel novembre 2017, il Gruppo di Studio in Autoimmunologia (GdS-AI) della SIPMeL ha organizzato un convegno nazionale a Santa Margherita Ligure per formulare e discutere alcune proposte per ...una scelta saggia nell’ambito della diagnostica autoimmune di laboratorio. Delle 19 proposte presentate da 5 gruppi di lavoro e sottoposte alla valutazione e discussione in aula con i partecipanti al Congresso, ne sono state scelte 5, una per ciascuno dei 5 gruppi di patologia che erano stati inseriti nel programma. In questa rassegna vengono presentate le proposte Choosing Wisely relative alla diagnosi immunologica del morbo di Graves, della gastrite autoimmune, delle miositi infiammatorie autoimmuni, del diabete di tipo 2 e della miastenia gravis.
Miyastenia Gravis (MG), yorulmakla artan ve antikolinesterazlarla kısmen veya tamamen düzelen kas zaafı ile karakterize, postsinaptik yerleşimli nikotinik asetilkolin reseptörlerinin hedef alındığı ...otoimmün kökenli bir hastalıktır. Bu olgu sunumunda, 31 yaşında yaklaşık 7 yıl önce MG tanısı alan 30 haftalık gebe hastayı sunmayı amaçladık. Hasta Nöroloji Kliniği'ne solunum sıkıntısı, her iki göz kapağında düşme, yorulma ve çift görme şikayetleri ile başvurmuştu. Gebeliğinin 10. haftasından sonra tedavisini kendi isteği ile kesen hastanın şikayetlerinde artma olması üzerine hospitalize edilmişti. Tedavide hastaya piridostigmin ve kortikosteroid başlandı. Hastanın şikayetlerinde düzelme olması ve doğum eyleminin başlaması üzerine Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği'ne devredilen hastaya 39. gebelik haftasında normal spontan vajinal yolla doğum yaptırıldı. Postpartum dönemde anne ve bebeğinde herhangi bir komplikasyon gelişmeyen hasta 3. günde taburcu edildi. Sonuç olarak, MG tedavi edilmediğinde mortal seyredebilen bir hastalık olmasına karşın multidisipliner yaklaşımla bu hastaların gebelik takipleri ve normal spontan vaginal yolla doğumları mümkün olabilir.
Myasthenia Gravis (MG) is an autoimmune disorder which is characterized by the decrease of number, function, and capacity of ach receptors in muscle-nerve junctions. Anaesthesia is important patients ...with MG especially when they need muscle relaxants, which is a risky condition due to the possibility of postoperative residual neuromuscular blockage. Before the discovery of Sugammadex, colinesterase inhibitors were used to reverse the effects of non-depolarising muscle relaxants to treat MG patients. In these cases, practitioners had to deal with several side effects in MG patients. Sugammadex encapsules the steroid structured muscle relaxants and immediately reverses their effects. Therefore, anaesthesiologists started to use Sugammadex to decrease the need of postoperative residual blockage and mechanical ventilation. In this case report, we aim to share our experiences of Sugammadex use and relate readers how it eliminated the effect of rocuronium in an MG patient who underwent VATS
AbstractMyasthenia Gravis (MG) is an autoimmune disorder which is characterized by the decrease of number, function, and capacity of ach receptors in muscle-nerve junctions. Anaesthesia is important patients with MG especially when they need muscle relaxants, which is a risky condition due to the possibility of postoperative residual neuromuscular blockage. Before the discovery of Sugammadex, colinesterase inhibitors were used to reverse the effects of non-depolarising muscle relaxants to treat MG patients. In these cases, practitioners had to deal with several side effects in MG patients. Sugammadex encapsules the steroid structured muscle relaxants and immediately reverses their effects. Therefore, anaesthesiologists started to use Sugammadex to decrease the need of postoperative residual blockage and mechanical ventilation. In this case report, we aim to share our experiences of Sugammadex use and relate readers how it eliminated the effect of rocuronium in an MG patient who underwent VATS.Key Words: Myasthenia Gravis; Rocuronium; Sugammadex. Özet Myastenia Gravis (MG), kas sinir kavşağında asetilkolin reseptörlerin sayı ve fonksiyon kapasitesinin azalması ile karakterize otoimmun bir hastalıktır. Myastenia gravisli hastaların kas gevşetici kullanılması gereken durumlarda artmış postoperatif residüel nöromusküler blokaj riski nedeniyle anestezisi önem arz etmektedir. Sugammadeksin keşfinden önce non depolarizan kas gevşeticilerin etkisini geri döndürmede kullanılan kolinesteraz inhibitörleri spesifik bir antagonist olmadığı gibi aynı zamanda MG hastaların tedavisinde de kullanılmaktadır. Bu durum MG’li hastalarda istenmeyen etkilere yol açabilmektedir. Sugammadeks steroid yapılı kas gevşeticileri enkapsule ederek etkilerini hızlı bir şekilde ortadan kaldırır. Bu özelliğinden dolayı MG’li hastalarda postoperatif rezidüel blok ve mekanik ventilasyon gereksinimini azaltmak amacıyla anestezistler tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Bu olgu sunumunda, VATS yapılan bir hastada rokuronyumun etkisinin sugammadeksle antagonize edilmesi ile ilgili deneyimimizi paylaşmayı amaçladık.Anahtar Kelimeler: Myastenia Gravis; Rokuronyum; Sugammadeks.
Bilimsel zemin: Miyastenia graviste (MG) kas sinir kavşağındaki iletim bozukluğunun postsinaptik membrandaki nikotinik asetilkolin reseptörlerine (AChR) karşı gelişen otoantikorlar nedeni ile ...oluştuğu bilinmektedir. MG hastalarında farklı insan lökosit antijeni (HLA) alt gruplarının ve AChR'lerine karşı gelişen otoantikor varlığının hastalığın değişik klinik görüntüleriyle ilişkili olduğu düşünülmektedir.
Amaç: Bu çalışma MG hastalarında AChR antikoru pozitifliği ile HLA haplotipleri arasındaki ilişkiyi araştırmak amacı ile yapılmıştır. Gereç ve yöntemler: Bu çalışmada 28 kadın ve 12 erkek MG hastasında (ortalama yaş: 45,4±16) ayrıntılı klinik değerlendirme sonrası AChR antikoru düzeyi çalışılmış ve HLA doku tipi tayini yapılmıştır. İstatistik değerlendirme x2 testi kullanılarak yapılmıştır.
Sonuçlar: AChR antikoru yüksek olan hastalarda HLA B35 ve HLA CW4 insidansları düşük, HLA CW6 insidansları yüksektir (p<0,05).Yorum: Bizim çalışmamız AChR antikoru pozitifliği ile HLA' B35 ve HLA CW4 negatifliği ve HLA CW6 pozitifliği arasında yakın ilişkinin varlığına dikkat çekmektedir.
HLA and Acetylcholine Receptor Antibody Relationship in Myasthenia Gravis Patients
Scientific background: Autoantibodies against the muscle acetylcholine receptor (AChR) play an essential role in the pathophysiology of autoimmune myasthenia gravis (MG). It is believed that the human leukocyte antigen (HLA) class II molecules are involved in the antibody production in MG because these molecules regulate immune responses to protein antigens by presenting antigenic peptides to CD4 helper T cells, which control the production of antibodies. Objective: The aim of the present study was to examine the relationship between HLA haplotypes and AChR antibody in patients with myasthenia gravis.
Materials and methods: A total of 40 (22 female, 18 male) patients with MG were enrolled onto the study and underwent HLA typing and AChR antibody levels. The mean age was 45.4±16 years. The statistical analysis was performed by x2 test with Yates' correction to test the presence of an association.
Results: The presence of AChR antibodies was significantly associated with HLA CW6 (p<0.05) and the absence of acetylcholine receptor antibodies was significantly associated with HLA B35 and HLA CW4 haplotypes (p<0.05). HLA B8 haplotype which is a'part of 8.1 ancestral haplotype was more frequent in AChR antibody positive MG group but it was not statistically significant when corrected with Yates' (p>0.05). Conclusion: Our study demonstrates that the HLA CW6 and HLA B8 haplotypes have significant effects on AChR antibody production on myasthenia gravis patients and that further investigations with large population are required.
Sıklıkla doğurganlık çağındaki yaşamın ikinci ve üçüncü dekadındaki genç kadınları etkileyen Miyastenia gravis, nöromüsküler kavşağı etkilediğinden dolayı anesteziyologlar için önemli bir ...hastalıktır. Miyastenik hastalar nondepolarizan kas gevşeticilere çok duyarlı iken depolarizan ajanlara direnç gösterirler. Rejiyonal anestezi, miyastenik hastalarda vajinal veya sezaryen doğumun her ikisinde de emniyetle kullanılabilir. Bu makalede, otuz üç yaşında miyastenia gravis şüpheli tanı konulmamış gebede epidural anestezisi olgu olarak sunulmuştur.
Myasthenia gravis is an important disease for anesthesiologists due to effect on neuromuscular junction, which commonly seen in 2nd or 3rd decade of life. There is increased sensitivity to non-depolarizing neuromuscular blocking drugs and relative resistance to depolarizing agent in patients with myasthenia gravis. Regional anesthesia can be performed safely in myasthenic patients for both vaginal labour or caesarean section. In this article, epidural anesthesia performed in a 33 years old woman who has doubt of myastenia gravis was presented.
Miyastenia Gravis sinir kas kavşağındaki nikonitik asetilkolin reseptörlerine karşı, hasta tarafından geliştirilen antikorlar ile oluşan otoimmün bir hastalıktır. Genel anestezide kullanılan kas ...gevşeticiler, antikolinesterazlar ya da diğer ilaç etkileşimlerine bağlı postoperatif solunum yetmezliği gelişebilir. Alt batın ve ekstremite ameliyatları için rejyonel anestezi tercih edilir. Bu olgu sunumunun amacı, Miyastenia Gravis'li olguda anestezik yaklaşımını gözden geçirmektir.
Myasthenia Gravis is an autoimmune disorder in which the patients produce antibodies that attach the nicotinic acetylcholine receptors at the neuromuscular junction. The interactions between myorelaxants, anticholinesterases or the other drugs that are used in general anesthesia can cause postoperatif respiratuary failure. Regional anesthesia have been suggested for the lower abdominal and extremity operations. The purpose of this case report is to review to anesthetic management of a patient with myasthenia gravis.