Bu çalışmada, bilgisayar ağlarında güvenli mesaj alışverişi için akıllı kart olanaklarından yararlanan taşınabilir bir sistem mimarisi tanıtılmaktadır. Akıllı kartların sistem mimarisi bünyesinde yer ...alması mesaj alışverişlerinde kimlik denetimi ve mahremiyet gibi başlıca iki önemli güvenlik hizmetini sunmaktadır. İletişimlerde asimetrik şifrelemenin uygulanması hedeflendiği için akıllı kartlar, kullanıcılarına ait hesap bilgilerinin yanı sıra ilgili asimetrik şifreleme için yine kullanıcılarına ait özel anahtarları saklamaktadırlar. Önerilen sistemin JavaCard teknolojisi kullanılarak gerçek bir uygulaması da yine bu çalışma içerisinde sunulmuştur.
Bu çalışmada, bilgisayar ağlarında güvenli mesaj alışverişi için akıllı kart olanaklarından yararlanan taşınabilir bir sistem mimarisi tanıtılmaktadır. Akıllı kartların sistem mimarisi bünyesinde yer ...alması mesaj alışverişlerinde kimlik denetimi ve mahremiyet gibi başlıca iki önemli güvenlik hizmetini sunmaktadır. İletişimlerde asimetrik şifrelemenin uygulanması hedeflendiği için akıllı kartlar, kullanıcılarına ait hesap bilgilerinin yanı sıra ilgili asimetrik şifreleme için yine kullanıcılarına ait özel anahtarları saklamaktadırlar. Önerilen sistemin JavaCard teknolojisi kullanılarak gerçek bir uygulaması da yine bu çalışma içerisinde sunulmuştur.
Bu çalışmada, bilgisayar ağlarında güvenli mesaj alışverişi için akıllı kart olanaklarından yararlanan taşınabilir bir sistem mimarisi tanıtılmaktadır. Akıllı kartların sistem mimarisi bünyesinde yer ...alması mesaj alışverişlerinde kimlik denetimi ve mahremiyet gibi başlıca iki önemli güvenlik hizmetini sunmaktadır. İletişimlerde asimetrik şifrelemenin uygulanması hedeflendiği için akıllı kartlar, kullanıcılarına ait hesap bilgilerinin yanı sıra ilgili asimetrik şifreleme için yine kullanıcılarına ait özel anahtarları saklamaktadırlar. Önerilen sistemin JavaCard teknolojisi kullanılarak gerçek bir uygulaması da yine bu çalışma içerisinde sunulmuştur.
Türk Tabipleri Birliği ve İşkence Kurbanları İçin Uluslararası Rehabilitasyon Konseyi işbirliği ile 2007-2009 yılları arasında yürütülen; “İstanbul Protokolü Eğitimi Programı: Adli Tıp Uzmanı Olmayan ...Hekimlerin, Hâkimlerin ve Savcıların Bilgi Düzeyini Yükseltme” projesi kapsamında eğitimlere paralel yürütülen bir dizi çalışma olmuştur. İşkencenin önlenmesine katkı amacıyla hekimlik uygulamaları ile tıbbi ve yasal prosedürün geliştirilmesine ilişkin çalışmalardan biri de Türkiye genelinden gözaltı giriş ve çıkış raporlarının değerlendirilmesidir.Bu çalışmada; gözaltı giriş ve çıkış muayene ve raporlamasının; İstanbul Protokolü eğitimlerinin öncesinde uygulamada nasıl yapıldığını ortaya koyabilmek ve İstanbul Protokolüne uygunluğu yönünden tespitler yapıp, öneriler geliştirebilmek amaçlanmıştır.Bu amaçla tüm Türkiye genelini en iyi yansıtacak şekilde çok merkezli kalitatif bir çalışma planlandı. Ocak 2008 - Şubat 2009 tarihleri arasında her bölgeden 2 kent olmak üzere toplam 14 farklı ilden, 42 farklı birimden toplanan gözaltı giriş ve çıkış raporları değerlendirildi. Toplanan 1288 raporun analizi; Sağlık Bakanlığı Adli Tabiplik Hizmetlerinin Yürütülmesi esaslarını içeren 2005 Genelgesine ekli Genel Adli Muayene Rapor Formlarının kullanımı ve bu formlarda bulunan her adımı sorgulayan anahtar soru kağıdı oluşturularak gerçekleştirildi.İstanbul Protokolüne uygunluk yönünden yapılan analiz sonuçları hemen hiçbir il ve birimde belirgin bir farklılık göstermiyordu. Bir standart sağlayacak olan genel adli muayene rapor formlarının genelinde kullanılmadığı, bu formlarda olması gereken adımların çoğunun gerçekleştirilmediği, muayene ve raporlamanın her bir aşamasının % 70-100 oranında yapılmadığı tespit edildi. Sonuçlara göre adli tıp uzmanları dahil, adli hekimlik hizmetlerini yürüten hekimlerin İstanbul Protokolü eğitimi alması gereği vurgulandı ve öneriler sunuldu. Anahtar kelimeler: Adli hekimlik; Eğitim; Genel Adli Muayene Rapor Formları; Gözaltı giriş-çıkış raporu; İstanbul Protokolü.
Türk Tabipleri Birliği ve İşkence Kurbanları İçin Uluslararası Rehabilitasyon Konseyi işbirliği ile 2007-2009 yılları arasında yürütülen; “İstanbul Protokolü Eğitimi Programı: Adli Tıp Uzmanı Olmayan ...Hekimlerin, Hâkimlerin ve Savcıların Bilgi Düzeyini Yükseltme” projesi kapsamında eğitimlere paralel yürütülen bir dizi çalışma olmuştur. İşkencenin önlenmesine katkı amacıyla hekimlik uygulamaları ile tıbbi ve yasal prosedürün geliştirilmesine ilişkin çalışmalardan biri de Türkiye genelinden gözaltı giriş ve çıkış raporlarının değerlendirilmesidir. Bu çalışmada; gözaltı giriş ve çıkış muayene ve raporlamasının; İstanbul Protokolü eğitimlerinin öncesinde uygulamada nasıl yapıldığını ortaya koyabilmek ve İstanbul Protokolüne uygunluğu yönünden tespitler yapıp, öneriler geliştirebilmek amaçlanmıştır. Bu amaçla tüm Türkiye genelini en iyi yansıtacak şekilde çok merkezli kalitatif bir çalışma planlandı. Ocak 2008 - Şubat 2009 tarihleri arasında her bölgeden 2 kent olmak üzere toplam 14 farklı ilden, 42 farklı birimden toplanan gözaltı giriş ve çıkış raporları değerlendirildi. Toplanan 1288 raporun analizi; Sağlık Bakanlığı Adli Tabiplik Hizmetlerinin Yürütülmesi esaslarını içeren 2005 Genelgesine ekli Genel Adli Muayene Rapor Formlarının kullanımı ve bu formlarda bulunan her adımı sorgulayan anahtar soru kağıdı oluşturularak gerçekleştirildi. İstanbul Protokolüne uygunluk yönünden yapılan analiz sonuçları hemen hiçbir il ve birimde belirgin bir farklılık göstermiyordu. Bir standart sağlayacak olan genel adli muayene rapor formlarının genelinde kullanılmadığı, bu formlarda olması gereken adımların çoğunun gerçekleştirilmediği, muayene ve raporlamanın her bir aşamasının % 70-100 oranında yapılmadığı tespit edildi. Sonuçlara göre adli tıp uzmanları dahil, adli hekimlik hizmetlerini yürüten hekimlerin İstanbul Protokolü eğitimi alması gereği vurgulandı ve öneriler sunuldu. Anahtar kelimeler: Adli hekimlik; Eğitim; Genel Adli Muayene Rapor Formları; Gözaltı giriş-çıkış raporu; İstanbul Protokolü.
Bu çalışmada, bilgisayar ağlarında güvenli mesaj alışverişi için akıllı kart olanaklarından yararlanan taşınabilir bir sistem mimarisi tanıtılmaktadır. Akıllı kartların sistem mimarisi bünyesinde yer ...alması mesaj alışverişlerinde kimlik denetimi ve mahremiyet gibi başlıca iki önemli güvenlik hizmetini sunmaktadır. İletişimlerde asimetrik şifrelemenin uygulanması hedeflendiği için akıllı kartlar, kullanıcılarına ait hesap bilgilerinin yanı sıra ilgili asimetrik şifreleme için yine kullanıcılarına ait özel anahtarları saklamaktadırlar. Önerilen sistemin JavaCard teknolojisi kullanılarak gerçek bir uygulaması da yine bu çalışma içerisinde sunulmuştur.
İnsan kaynaklı iklim değişikliğinin olumsuz ekonomik, sosyal ve çevresel etkileri dünyanın birçok bölgesinde kendini hissettirmektedir. İklim değişikliği ve küresel ısınma, insanlığın karşı karşıya ...olduğu en önemli küresel sorun olarak gösterilmektedir. Önemli sayıda biliminsanı, içinde bulunduğumuz yüzyılın ilk çeyreğinde sera etkisi yaratan gazların atmosfere salınmasının kontrol altına alınması gerektiği konusunda acil çağrıda bulunmaktadır. Bu makale, sözü edilen çağrılar doğrultusunda, Kyoto Protokolü çerçevesinde küresel ısınmaya karşı küresel bir işbirliğinin olasılığını tartışmaktadır. Kyoto Protokolü dahilinde oluşmakta olan esneklik mekanizmalarının ülkeler arasında işler bir güçbirliğine yol açıp açmayacağı sorusuna cevap aramaktadır. The negative impacts of human-induced climate change on economic, social and ecological structures have been observed in many parts of the world. Climate change and global warming have been seen as the main global threat to humanity. majority of scientists have warned policymakers about the necessity and urgency of limiting greenhouse gas emissions in the first quarter of this century. Keeping those warnings in mind, this paper discusses whether a truly global cooperation in the fight against climate change under the Kyoto Protocol is reachable. Specifically, this paper tries to answer the question of whether the Kyoto Protocol and its emerging flexible mechanisms would lead to effective international cooperation in the battle against climate change.
United Nations Framework Convention on Climate Change (UNFCCC) was signed up in the UN Conference on Environment and Development (UNCED), also known as the Earth Summit, which was held in Rio de ...Janerio, Brazil in 1992 with the main aim of stabilizing the level of the human-induced greenhouse gases in the atmosphere, which cause global warming and climate change, to ensure a sustainable world. The Kyoto Protocol was created under the UNFCCC in 1977 to limit and reduce the collective emissions of greenhouse gases of the industrialized countries. Global climate change caused by global warming is not an issue that can be solved easily by the countries on their own. The Kyoto Protocol, which was regulated to struggle against this issue of the whole planet, predicts three “flexibility mechanism”: Clean Development Mechanism (CDM), Joint Implementation (JI) and Emissions Trading (ET). In this study, carbon markets which have been occurred with the implementation of flexibility mechanisms of the Kyoto Protocol, will be examined with the Turkey’s situation in the protocol.
Sürdürülebilir bir dünya için küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine sebep olan insan kaynaklı sera gazlarının atmosferdeki seviyesini stabilize etmek amacıyla 1992 yılında yapılan Rio Dünya Zirvesinde Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) imza altına alınmıştır. Bu sözleşme çerçevesinde, ülkelerin sera gazı salınımlarını sınırlandırmak ve azaltmalarını sağlamak üzere 1997 yılında Kyoto protokolü oluşturulmuştur. Küresel ısınmanın yol açtığı iklim değişikliği ülkelerin yalnız başına çözüm bulabileceği bir sorun değildir. Tüm gezegeni ilgilendiren bu sorunla mücadelede protokol Temiz Kalkınma Mekanizması, Ortak Yürütme ve Emisyon Ticareti olmak üzere üç önemli esneklik mekanizması öngörmektedir. Bu çalışmada, Kyoto Protokolü esneklik mekanizmalarının hayata geçirilmesiyle oluşan karbon piyasaları ve Türkiye’nin durumu incelenecektir.
Provider: - Institution: - Data provided by Europeana Collections- Dresden, Technische Universität Dresden, Magisterarbeit, 2007- All metadata published by Europeana are available free of restriction ...under the Creative Commons CC0 1.0 Universal Public Domain Dedication. However, Europeana requests that you actively acknowledge and give attribution to all metadata sources including Europeana