Türkiye, doğa kaynaklı afetlerden Dünya genelindeki her ülke gibi mustariptir. Özellikle deprem, Türkiye’nin en fazla etkilendiği ve etkilenilmesi beklenen doğa kaynaklı afetlerden biridir. Doğa ...kaynaklı afetler sonrası kamu güvenliği ve asayişin sağlanmasından genel kolluk sorumlu olmakla birlikte zaman zaman yetersiz kalabilmektedir. Genel kolluğun yetersiz kaldığı alanlarda tamamlayıcı mahiyette bir hizmet olarak kullanılması planlanan özel güvenlik müessesesi Türkiye’de yaklaşık 43 yıllık bir geçmişe sahiptir. Bu çalışmada, depremlere hazırlık ve deprem sonrasında özel güvenlik müessesesinin kullanılması hususu incelenmiştir. Nitel bir araştırma olarak tasarlanan ve amacı bakımından keşfedici bir araştırma olan bu çalışmada, mevzuat ve ilgili alan yazınına yönelik literatür taraması metodolojisi kullanılmıştır. Özel güvenlik görevlilerinin arama-kurtarma faaliyetleri, barınma alanlarında asayişi sağlama, yardım dağıtım noktalarında düzeni tesis etme, afetzedeleri tespit ve yönlendirme gibi özellikli alanlarda eğiterek göreve hazır hale getirilmesinin önemli olduğu düşünülmektedir. İçişleri Bakanlığı bünyesindeki Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), depremler başta olmak üzere tüm doğa kaynaklı afetlere hazırlıkta yetkili bir çatı kurumdur. Ancak AFAD’ın yetersiz kalabileceği büyüklükteki doğa kaynaklı afetlerde, belirlenen ihtiyaçlar doğrultusunda özel güvenlik görevlilerinden bir yetenek havuzu oluşturulması ve depremlere hazırlık sürecinde eğitim alması, tatbikatlara katılması ve ulusal/uluslararası depremlerde kısmi görev almasının sağlanarak tecrübe kazanması önerilmektedir.
Türkiye suffers from natural disasters like every other country in the world. In particular, earthquake is one of the most affected and expected natural disasters in Türkiye. Although general law enforcement is responsible for ensuring public security and public order after natural disasters, it may be insufficient sometime. The private security institution, which is planned to be used as a complementary service in areas where general law enforcement is insufficient, has a history of approximately 43 years in Türkiye. In this study, the use of the private security institution in preparation for and after earthquakes is examined. This study, which is designed as a qualitative research, uses a literature review methodology for legislation and related literature. It is considered important to train private security guards in specific areas such as search and rescue activities, maintaining order in shelter areas, establishing order at aid distribution points, identifying and directing disaster victims, and making them ready for duty. AFAD under the Ministry of Interior is an authorized institution in preparation for all natural disasters, especially earthquakes. However, sometimes AFAD may be insufficient, it is recommended that a talent pool of private security guards be formed in line with the needs determined in coordination with the authorities and that they be trained, participate in drills, and gain experience by taking partial duty in national/international earthquakes.
Bu araştırmanın amacı; Türkiye Süper Lig ile İngiltere Primier League ve Almanya Bundesliga futbol kulüplerinin sponsorluklarının incelenmesidir. Profesyonel futbol kulüpleri yüksek ekonomileri olan ...ve paydaşlarının fazla olduğu bir örgütlenme yapısına sahiptir. Bu ekonomilerinin kaynaklarından biri olan sponsorluklar futbol kulüpleri için hayati önem taşımaktadır. Şirketler, kulüplerin bu ekonomik ihtiyaçlarının bilinci içerisinde kendi amaçlarını gerçekleştirmek için sponsorlukları tercih etmektedir. Bu anlamda üç ülkenin futbol kulüplerinin forma göğüs ve kol sponsorluk tercihleri sektörel olarak araştırılmıştır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi tercih edilmiştir. Nitel araştırma yönteminde genellikle veri toplama tekniği; gözlem, mülakat, dokümanlar ve anketler ile elde edilen veriler, tümevarım yaklaşımıyla analiz edilerek bet imsel olarak raporlanmaktadır. Bu kapsamda Türkiye Süper Lig ile İngiltere Primier League ve Almanya Bundesliga Futbol kulüplerinin forma göğüs ve kol sponsorlukları araştırılarak veriler elde edilmiştir. Daha sonra elde edilen veriler gruplandırılarak sınıflandırılmıştır. Sonuç olarak Türkiye, Almanya, İngiltere en üst düzey liglerinde hemen hemen bütün kulüplerin forma göğüs ve kol sponsorlukları bulunmaktadır. Sektörel olarak İngiltere ve Almanya Liglerinde Bahis, Otomotiv, Banka ve Finans sektörleri öne çıkarken Türkiye’de bu durum sektörel olarak çok çeşitli alanlara yayıldığı, genel olarak Türkiye’de şirketler grubu, beyaz eşya ve inşaat sektörlerinin sponsorlukları göze çarpmaktadır.
Dünya tarihi boyunca dönemsel olarak etkili olan korsanlık ve deniz haydutluğu zamanla değişim göstermiş, buna bağlı olarak alınan karşı tedbirlerde de değişim kaçınılmaz olmuştur. Son 10 yıllık ...dönemde tekrar yükseliş gösteren deniz haydutluğuna karşı alınan önlemlerden bir tanesi belki de en önemlisi Silahlı Özel Deniz Güvenlik Görevlisi (SÖDGG) kullanımı olmuştur. SÖDGG ihtisası henüz başlı başına bir meslek olmayıp, bu görevde bulunan personel çoğunlukla farklı ülkelerin kolluk güçlerinde geçmişte görev yapmış kişilerden oluşmaktadır.Söz konusu personelin; denizciliğin temeli olan disipline uyum sağlamaları, denizciliği bir mesleki kariyer olarak nasıl değerlendirdikleri, gemideki diğer personel ile uyum ve işbirliği içinde faaliyet göstermeleri, gemideki hiyerarşik yapıda görev yapmaya kişilik olarak uygun olup olmadıkları, ailelerinden ve sevdiklerinden uzakta görev yapmaktan duygusal olarak nasıl etkilendikleri, denizciliğin doğası gereği oluşan iş koşullarına ayak uydurabilmeleri ve fiziksel koşullara uygun olmaları oldukça önemli olan hususlardır. SÖDGG personelinin denizciliğe intibakı çalışması, iş verimliliklerini artıracağı gibi işe uygun insanların seçilerek en kaliteli hizmetin alınması açısından da son derece önemlidir.Bu çalışmanın amacı; SÖDGG personelinin denizciliğe intibakına katkı sağlayan unsurların tespit edilmesi ve söz konusu personelin seçim sürecine katkı sağlanmasıdır. Bu amaçlar doğrultusunda tanımlayıcı ve keşifsel nitelikli bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Yöntem olarak araştırma sorusu oluşturulmuş, anket tekniği ile 125 SÖDGG personelinden demografik bilgileri, denizcilik algısına yönelik sorulara verilen cevaplar ile açık uçlu sorularla gizli kalmış diğer veriler toplanmış, ankete geçerlilik ve güvenilirlik testleri uygulanmış, toplanan veriler SPSS version 24 programında parametrik ve parametrik olmayan analizlere tabi tutulmuştur. Verilerin analizi sonucunda; SÖDGG personelinin denizciliğine intibakının 6 alt boyut (Kariyer, İşbirliği ve Uyumluluk, Kişilik Uygunluğu, Duygusal, İş Koşulları, Fiziksel Koşullar) altında değerlendirilebileceği görülmüştür.SÖDGG personelinin meslek olarak askeri geçmiş süreleri ile kariyer alt boyutu arasında anlamlı bir farklılık, kişilik uygunluğu alt boyutu arasında anlamlı ve negatif yönlü bir ilişki ve işbirliği ve uyumluluk alt boyutu arasında anlamlı pozitif yönlü bir ilişki gözlenmiştir. Daha önce gemide çalışmaları ile iş koşulları ve duygusal boyut arasında anlamlı farklılıklar bulunduğu görülmüştür. Deniz haydutlarıyla çatışma tecrübesi ile kişilik uygunluğu alt boyutu arasında anlamlı bir fark olduğu tespit edilmiştir. SÖDGG personelinin eğitim durumları ile iş koşulları ve duygusal alt boyutlar arasında anlamlı farklılıklar olduğu gözlenmiştir.Denizciliğe intibak alt boyutları arasındaki ilişkiler incelendiğinde kişilik uygunluğu ve duygusal alt boyut arasında bir ilişki gözlenmemiştir. İşbirliği ve uyumluluk alt boyutu ile iş koşulları alt boyutu arasında anlamlı ve negatif yönlü bir ilişki görülmüştür.Açık uçlu sorulara verilen cevaplarda SÖDGG personelini denizde olumlu yönde en çok etkileyen değişken gemi personeli ve SÖDGG arasındaki işbirliği olurken, olumsuz yönde en çok etkileyen değişken olarak aile özlemi ve aileden uzaklık belirtilmiştir.
Siyasi, iktisadi, sosyo-kültürel ve teknolojik alanlar başta olmak üzere birçok alanda öngörülemez bir değişime neden olan küreselleşme süreci kamu yönetimini de etkisi altına almıştır. Bu süreçte, ...ülkelerin kamu yönetimi sistemleri gelenekselden yeniye doğru evrilirken hem yöneticiler hem de yurttaşlar için önemli bir değişim rüzgârı yakalanmıştır. Bu rüzgâr; demokrasi, şeffaflık, hesap verebilirlik, yurttaş memnuniyeti ve teknoloji yönüne doğru kuvvetli bir şekilde esmeye başlamıştır. Kamu hizmetlerinin etkili ve verimli bir şekilde sunulmasını esas alan yeni kamu hizmeti anlayışı; kaliteyi, esnekliği, performansı, yurttaşı öncelik konusu yaparken, bu hizmetlerin sunumunda teknolojik yeniliklerin de takip edilerek zaman, emek ve maliyet tasarrufu sağlanmasını önemsemektedir. Dijital platformlarda hizmet sunumunun, özellikle yurttaşlara en yakın birimler olması nedeniyle öne çıkan yerel yönetimler için çok daha önem arz ettiği bu süreçte, e-belediyecilik ve mobil belediyecilik olarak adlandırılan uygulamaların giderek arttığı bilinmektedir. Literatür taraması ve ikincil kaynaklar kullanılması yoluyla toplanan verilere dayanılarak hazırlanan bu çalışmada, Türkiye’nin bilgi toplumundaki mevcut durumu ve yerel yönetimlerin dijitalleşme serüveninde kat etmiş olduğu yol güncel veriler eşliğinde değerlendirilmiştir.
The purpose of this study was to investigate the association between young generations sports awareness levels and their life satisfaction. Human resource management is an important trend in today's ...business environment. In this research, the life satisfaction of young generations, who will be the future human resource of the business world, was examined from the perspective of sports awareness. It is thought that the research will provide important benefits for the young generations, who will play an important role in the future, to be healthy and happy individuals, social welfare and production. The quantitative research method was used in the study. Descriptive scanning was used in the study to identify people's attitudes and behaviors. Within the scope of the research, a questionnaire including a personal information form and sports awareness and life satisfaction scales was applied to individuals aged 12-25. A total of 1.102 people, 751 women and 351 men, participated in the research. The research findings and the obtained data were obtained by ANOVA test and correlation analysis in SPSS program. The study's findings show a considerable difference between the young generation's relation with sports, life satisfaction and sports awareness, as well as a weak and positive relation between sports awareness and life contentment. As a result, it can be said that the status of the participants’ relation with sports has an effect on their awareness of sports and their life satisfaction and state of sports awareness also contributes positively to the life satisfaction of the participants.
Bu çalışmada, genç kuşakların spor farkındalık düzeyleri ile yaşam doyumları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Günümüz iş dünyasının önemli trendlerinden birisi de insan kaynakları yönetimidir. Yapılan bu araştırmada, iş dünyasının gelecekteki insan kaynağı olacak genç kuşakların yaşam doyumları spor farkındalık perspektifinden ele alınarak incelenmiştir. Araştırmanın, gelecekte önemli rol oynayacak genç kuşakların sağlıklı ve mutlu bireyler olmasına, toplumsal refah ve üretim için önemli yararlar sağlayacağı düşünülmektedir. Araştırmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada, kişilerin tutum, görüş, beklenti ve davranışlarını belirlemek için betimsel tarama yapılmıştır. Araştırma kapsamında, 12-25 yaş arasında yer alan bireylere kişisel bilgi formu ile spor farkındalık ve yaşam doyumu ölçeklerini içeren anket uygulanmıştır. Araştırmaya 751 kadın, 351 erkek olmak üzere toplam 1.102 kişi katılmıştır. Araştırma bulgularına elde edilen verilerin SPSS istatistik programında ANOVA testi ve korelasyon analizi yapılarak ulaşılmıştır. Araştırma sonuçları, genç kuşak olarak nitelendirilen ortaokul, lise ve üniversite çağındaki bireylerin spor ilişki durumları ile yaşam doyumu ve spor farkındalıkları arasında anlamlı bir fark olduğunu, spor farkındalık durumları ile de yaşam doyumları arasında ise zayıf ve pozitif yönde bir ilişkinin var olduğunu ortaya koymaktadır. Sonuç olarak araştırmada yer alan katılımcıların sporla ilişki durumlarının spor farkındalığı ve yaşam doyumları üzerinde etkisinin olduğu, spor farkındalık durumlarının da katılımcıların yaşam doyumlarına olumlu olarak katkısının bulunduğu söylenebilir.
We investigated whether anterior periprostatic fat (APPF) tissue removed during robotic radical prostatectomy (RARP) contains any lymph nodes (LNs).
APPF tissues removed during RARP in 129 patients ...were evaluated histopathologically. Correlation with postoperative pathologic stage was made. Patients with a history of previous prostate or bladder surgery and radiation therapy were excluded.
Mean patient age, serum prostate specific antigen (PSA), prostate weight and body mass index (BMI) were 62.2 ±5.5 (range 45-74), 9.3 ±6.3 ng/dl (range 0.26-30.3), 60.3 ±27.2 grams (range 11.0-180) and 26.6 ±1.9 kg/m(2) (range 20.0-30.3), respectively. Overall, LNs in APPF tissues were detected in 14 (10.9%) patients with a mean LN yield of 1.1 ±0.7 LNs (range, 1-3). Among those found, no metastatic LN was detected. Of the patients with pT2a (n = 22), pT2b (n = 15), pT2c (n = 62) and pT3a (n = 21) disease, LNs in APPF tissues were detected in 1 (4.6%), 1 (6.7%), 11 (17.7%) and 1 (4.8%) patient in each group, respectively. Among the patients, LNs in APPF tissues were detected in 0 (0%), 5 (35.7%), 8 (57.1%) and 1 (7.1%) patients of underweight, optimal weight, overweight and obese patients due to body mass index, respectively.
In our series, LNs were detected in around 10% of the patients. Therefore, this fat should, not be pushed back during RARP but should be removed and sent for pathologic evaluation. Although no metastatic LN was detected in our series, the presence of metastatic LNs might have an impact on the oncologic outcomes of the patients and warrants further research.