Retroperitonealni hematom može nastati uslijed traume, no također može nastati kao posljedica rupture aneurizme aorte ili zdjelične arterije, tumora ili antikoagulantne terapije. Retroperitonealno ...krvarenje opasno za život rijetka je komplikacija antikoagulantne terapije. Enoksaparin je heparin niske molekularne težine koji ima nekoliko prednosti u odnosu na nefrakcionirani heparin. Ipak, upotreba enoksaparina nije bez rizika te može dovesti do potencijalno smrtonosnog masivnog retroperitonealnog krvarenja. Prikazan je slučaj 76 godina stare bolesnice hospitalizirane zbog akutnog koronarnog sindroma, kod koje se razvio velik retroperitonealni hematom 5. dana terapije enoksaparinom. Upotreba enoksaparina u akutnom koronarnom sindromu, kao i u standardnoj tromboprofilaksi porasla je u zadnjem desetljeću, što može dovesti do povećane učestalosti retroperitonealnog krvarenja u kliničkom okruženju. Ova činjenica zahtijeva da liječnici budu krajnje oprezni i spremni na traženje simptoma i znakova retroperitonealnog krvarenja, te valja identificati skupine bolesnika s povišenim rizikom kod kojih je neophodno pažljivo praćenje antikoagulantne terapije. Liječenje bolesnika s retroperitonealnim hematomom mora se odvijati u jedinici intenzivnog liječenja. Enoksaparin se mora isključiti iz terapije, protamin se ordinira ovisno o vremenu proteklom od zadnje doze enoksaparina, svježe smrznuta plazma i koncentrat eritrocita se daju prema potrebi, a kirurško liječenje je potrebno kod bolesnika koji se ne stabiliziraju uz konzervativno liječenje.
Amaç: Aile hekimliği uzmanları, hastalarla ilk temas noktasını oluşturan birinci basamakta görev alan sağlık neferleridir. Uzmanlık eğitim sürecini birçok eğitim aşamasından geçirerek tamamlayan ...hekimler 3 yıl boyunca bir bilgi birikimi kazanırlar. Aile hekimliği uzmanlarının geniş bir yelpazedeki hastalık grubuna hakim olmaları adına antikoagülan tedavi ve takibi hakkında farkındalıklarının ortaya konması gerekmektedir.Materyal ve Metot: Araştırma gözlemsel, kesitsel bir anket çalışması olarak planladı. Ankara’daki aile hekimliği asistanlarına, özellikle eğitim saatlerinde, anketler dağıtıldı. 01/9/2014 ile 01/12/2014 tarihleri arasında çalışmamıza davet edilen asistan hekimlerden anket sorularına eksiksiz yanıt veren 143 katılımcı araştırmaya dahil edildi.Bulgular: Araştırmaya katılımcıların büyük çoğunluğu genç hekimlerden oluşmaktaydı. Asistan hekimlerin sadece % 8,4’ü antikoagülan tedavi ve takibi ile ilgili bir eğitime katıldığını ifade etti. Katılımcılardan eğitime katılanların bilgi düzeyi ve farkındalıklarını ölçmeye yönelik olan sorulara daha doğru yanıtlar verdiğini gördük. Hekimlik mesleğinde 10 yılını doldurmamış olanlar çoğunluğu oluşturmaktaydı. Genç hekimler olarak nitelendirdiğimiz bu grubun soruları doğru cevaplama oranları daha yüksekti. Sonuç: Bu araştırma ile antikoagülan tedavi ve takibi konusunda farkındalık ve eğitim eksikliği ortaya konulmuştur. Bu çalışmayı destekleyici araştırmalar ile aile hekimliği asistanlarının farkındalıklarının eksik olduğu konular belirlenerek bu konulara yönelik eğitim planlarının yapılması daha donanımlı aile hekimliği uzmanlarının sağlık hizmeti vermesini sağlayacaktır.