This study investigated endogenous and exogenous predictors of early literacy in Turkish-speaking children. Whether children's language and working memory performances (as the endogenous factors) and ...home literacy environment (as the exogenous factor) in the beginning of kindergarten predict the children's current and year-end early literacy skills (phonological awareness, letter knowledge, receptive and expressive vocabulary) was examined. The participants consisted of 441 kindergarten children. Results showed that language development, working memory, and home reading environment predicted children's both current and year-end phonological awareness. Language and home writing activities were significant predictors of the year-end letter knowledge. Working memory was a significant predictor for both the current and year-end letter knowledge. Language, working memory and home reading environment significantly predicted the acquisition of receptive and expressive vocabulary. In conclusion, results suggest that each of the early literacy skills is related to both the developmental characteristics of children and their home literacy environment.
Imitation has an important place in the observational learning process. Children with autism spectrum disorder (ASD) may experience limitations in imitation ability. These limitations are associated ...with deficits in abilities associated with ASD including understanding intention. In this study, the imitation skills and intention understanding levels of children with ASD and typically developing (TD) children were compared. Relationships between imitation, intention understanding levels and symptom severity in children with ASD, and the predictive status of these variables on symptom severity were examined. Findings showed that children with ASD experienced limitations in spontaneous imitation and in different areas of understanding intention, compared to their TD peers. There were significant relationships between imitation, intention understanding levels and symptom severity; the level of spontaneous imitation and intention understanding predicted symptom severity.
The aim of this study was to examine classification accuracy for the expressive language skills of children with autism spectrum disorder (ASD) in terms of object play and imitation scores. A total ...of 61 children with ASD, who were 2.0-5.11 years old, were included in the study. In order to collect data play and imitation assessment tasks which were adapted from the literature were implemented and parents filled the demographical information form as well as the Turkish Communicative Development Inventory. As a result of the study, there was a significant difference between the object play and imitation scores of children with ASD who had and did not have expressive language skills. This significant difference was confirmed by the classification accuracy which was conducted to predict whether children with ASD had expressive language skills or not. Object play and imitation scores classified children with ASD with an accuracy level of 75.4% in terms of whether or not being verbal, and the effect of object play score was higher in this classification process than imitation score.
In this study, the relationship between vocabulary and gesture use is examined in children with autism spectrum disorder (ASD) at different language stages. A total of 72 children with ASD between ...the ages of 3.0 and 8.2 years participated in the study. Gesture use was assessed by using observation-based procedures, while the number of different words (NDW) and the mean length of utterance (MLU) was derived from conversational language samples. Significant differences were found in all gesture kinds among different language stages, in children with ASD. It was found that declarative deictic gestures and conventional/pantomime gestures meaningfully predict the NDW, while imperative deictic gestures do not. According to the findings of this study, gestures show different developmental features at different stages of language development in children with ASD. The findings show that declarative deictic gestures and conventional/pantomime gestures may play a significant role in vocabulary development in children with ASD.
Sosyal iletişim ve etkileşim becerileri, OSB olan çocukların güçlük yaşadıkları bir alandır. Dolayısıyla OSB olan çocukların dil ve iletişim becerilerinin gelişimin erken dönemlerinde ...değerlendirilmesi önemlidir. Bu araştırmada, OSB olan çocuklar için geliştirilmiş Sosyal İletişim Kontrol Listesi-Revize Versiyonu’nun Türkçeye uyarlanması ve Türkçe formunun geçerlik-güvenirliğinin incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma grubunu 294 OSB olan çocuk ve çocukların ebeveynleri ile öğretmenleri oluşturmaktadır. Ölçeğin yapı geçerliği kapsamında Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) yapılmıştır. Ölçüt geçerliği için Sosyal İletişim Kontrol Listesi-Revize-Okulöncesi Türkçe Versiyonu (SİLKOL-R-OTV) puanlarıyla Sosyal Yanıtlayıcılık Ölçeği-2-Okul Öncesi Türkçe Formu (SOYÖ-2-OTF) puanları arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Ölçeğin güvenirliği ise Cronbach Alfa güvenirlik katsayısıyla incelenmiştir. Analizler sonucunda SİLKOL-2-OTV’nin dört alt ölçekli yapısının model uyum indekslerinin iyi düzeyde olduğu görülmüştür. Bunun yanı sıra SİLKOL-2-OTV puanları ile SOYÖ-2-OTF puanları arasında yüksek düzeyde anlamlı ilişkiler olduğu bulunmuştur. SİLKOL-2-OTV ebeveyn ve öğretmen formlarının Cronbach Alfa katsayılarının da yüksek düzeyde olduğu bulunmuştur. Bu bulgular SİLKOL-2-OTV’nin geçerli ve güvenilir bir araç olduğunu göstermektedir.
Araştırmada, anasınıfına devam
eden ve düşük anne eğitim düzeyine sahip çocukların sözcük bilgisi ve
sesbilgisel farkındalık becerilerinin gelişimsel profillerinin daha üst anne
eğitim düzeyine sahip ...çocuklarla karşılaştırmalı olarak incelenmesi
amaçlanmıştır. Çocuklar anasınıfının güz, bahar ve birinci sınıfın güz
döneminde değerlendirilmiştir. Araştırmaya normal gelişim gösteren ve anadili
Türkçe olan 531 çocuk katılmıştır. Çocukların sözcük bilgileri Türkçe İfade
Edici ve Alıcı Dil Testi, sesbilgisel farkındalık becerileri ise Erken
Okuryazarlık Testinin Sesbilgisel Farkındalık alt alanı ile
değerlendirilmiştir. Anne eğitim düzeyleri, ilkokul, ortaokul, lise, lisans ve
lisansüstü olmak üzere beş düzeyde sınıflandırılmıştır. Karma model varyans
analizi ile gerçekleştirilen analizler sonucunda anne eğitim düzeyleri farklı
olan çocukların sözcük bilgileri ve sesbilgisel farkındalık becerilerinin üç
dönem için benzer oranda değişim gösterdiği belirlenmiştir. Anneleri ilkokul,
ortaokul ve lise mezunu olan çocuklar sözcük bilgisi ve sesbilgisel farkındalık
becerilerinde anneleri lisans ve lisansüstü mezunu olan çocuklara göre daha düşük
performans göstermişlerdir. Sonuçlar bu becerilerde düşük performans göstererek
anasınıfına başlayan çocukların ilerleyen dönemlerde de düşük performans
göstermeye devam ettiklerini ve bu açıdan risk grubunda
değerlendirilebileceklerini göstermektedir.
Amaç: Tekrarlayıcı davranışlar, otizm spektrum bozukluğunun (OSB) tanı ölçütlerinden biridir ve tekrarlayıcı davranışların
şiddeti bozukluğun şiddetinin belirlenmesinde önemli bir değişkendir. Bu ...çalışmada OSB olan bireylerde
görülen tekrarlayıcı davranışların türlerinin ve şiddetinin değerlendirilmesi amacıyla kullanılan Tekrarlayıcı Davranışlar
Ölçeği Revize Sürümünün Türkçeye uyarlanması (TEDÖ-R-TV) ve Türkçe formunun psikometrik özelliklerinin
belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırmanın katılımcıları yaşları 3-23 arasında, OSB’li 292 (E=240, K=52)
bireyden oluşmaktadır. Araştırmada katılımcıların anne-babalarının TEDÖ-R-TV’yi doldurmaları istenmiştir. Bireylerin
OSB tanıları GOBDÖ-2-TV ile kontrol edilmiştir. Ölçeğin geçerliliğini belirlemek için kapsam, yapı, ölçüt, ayırt
edici ve yordama geçerliği analizleri yapılmış; güvenilirliğini belirlemek içinse iç tutarlılık Cronbach alfa katsayısı
hesaplanmıştır. Sonuçlar: Analizlerin sonucunda TEDÖ-R-TV’nin kapsam olarak geçerli olduğu, DFA sonuçlarına
göre ölçeğin altı faktörlü bir yapısının olduğu, model uyum indekslerinin iyi düzeyde olduğu (χ2/sd=2.00,
RMSEA=0.059, SRMR=0.067, NNFI=0.94, CFI=0.94) bulunmuştur. Ayırt edici geçerlilik analizleri sonucunda ise
zihin yetersizliği olan ve OSB’li çocuklar arasında TEDÖ-R-TV puanları açısından anlamlı farklılıklar olduğu ve
yordama geçerliği analizleri sonucunda TEDÖ-R-TV toplam puanlarının otizm bozukluk derecesini anlamlı olarak
yordadığı bulunmuştur. Güvenilirlik analizleri sonucunda TEDÖ-R-TV alt ölçek ve toplam puanının iç tutarlılık katsayılarının
0.73-0.94 arasında değiştiği bulunmuştur. Tartışma: Analizler sonucunda TEDÖ-R-TV’nin tanı koyucular,
araştırmacılar ve eğitimciler tarafından kullanılabilecek geçerli ve güvenilir bir araç olduğu belirlenmiştir. (Anadolu
Psikiyatri Derg 2019; 20(Ek sayı.1):65-72)