Alüminyum esaslı metal matrisli kompozitler (AL-MMK); kompozit yapıda yüksek mukavemet, iyileştirilmiş rijitlik, daha düşük yoğunluk, iyileştirilmiş ısıl ve elektriksel özellikler elde etmek amacıyla ...kullanılmaktadır. AL-MMK’larda SiC, Al2O3, WC, TiC’ün yanında son yıllarda grafen nano tabaka da takviye elemanı olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada, toz metalürjisi metoduyla saf alüminyum ve ağırlıkça %0.1, %0.3, %0.5 oranında grafen takviyeli alüminyum esaslı kompozitler üretilmiştir. Üretilen kompozitlerin kristal yapı analizi için X-ışını kırınım cihazı (XRD), yüzey ve içyapı karakterizasyonu içinse taramalı elektron mikroskobu (SEM) kullanılmıştır. Bu çalışmayla, grafen takviyeli alüminyum esaslı kompozitlerde, grafen katkı oranı, sinterleme süresi ve sinterleme sıcaklığının kompozitlerin yoğunluğuna ve mikro Vickers sertliğine olan etkisi incelenmiştir. En iyi mikro Vickers sertlik değerine ağırlıkça %0.1 grafen takviyesinde, 180 dk sinterleme süresinde ve 630 °C’lik sinterleme sıcaklığında ulaşılmıştır.
Gerçekleştirilen çalışma ile kaplama sanayinde kromatlama prosesinde kullanılan ve çevre için oldukça toksik bir özelliğe sahip olan Cr(VI)’nın, kromat kaplama suyundan mekanik özellikleri ve ...geçirgenliği grafen oksitle modifiye edilerek arttırılmış polimer içerikli membran (GO/PIM) kullanılarak uzaklaştırılması sağlanmıştır. Sentezlenen grafen oksit TEM, SEM, IR, Raman, XRD ve XPS ile karakterize edilmiştir. Çalışmada, modifiye edilen membrandaki optimum grafen oksit miktarı belirlenmiş ve GO/PIM ile gerçekleştirilen deneylerde membran kullanım ömrü ve membranın mekaniksel kararlılığı araştırılmıştır. Sentezlenen GO/PIM kromat kaplama sularından Cr(VI) iyonlarının uzaklaştırılması ve arıtımı için oldukça seçici ve %96.83 gibi yüksek bir geri kazanım değeri elde edilmiştir. GO/PIM'in mekanik kararlılığının ve membran ömrünün artması ile yeni nesil membranların yakın gelecekte ülkemizde üretilebilir hale gelmesine ve bu membranların endüstriyel uygulamalarda kullanılabilirliğine yönelik bir araştırma gerçekleştirilmiştir.
Gerçekleştirilen çalışma ile kaplama sanayinde kromatlama prosesinde kullanılan ve çevre için oldukça toksik bir özelliğe sahip olan Cr(VI)’nın, kromat kaplama suyundan mekanik özellikleri ve ...geçirgenliği grafen oksitle modifiye edilerek arttırılmış polimer içerikli membran (GO/PIM) kullanılarak uzaklaştırılması sağlanmıştır. Sentezlenen grafen oksit TEM, SEM, IR, Raman, XRD ve XPS ile karakterize edilmiştir. Çalışmada, modifiye edilen membrandaki optimum grafen oksit miktarı belirlenmiş ve GO/PIM ile gerçekleştirilen deneylerde membran kullanım ömrü ve membranın mekaniksel kararlılığı araştırılmıştır. Sentezlenen GO/PIM kromat kaplama sularından Cr(VI) iyonlarının uzaklaştırılması ve arıtımı için oldukça seçici ve %96.83 gibi yüksek bir geri kazanım değeri elde edilmiştir. GO/PIM'in mekanik kararlılığının ve membran ömrünün artması ile yeni nesil membranların yakın gelecekte ülkemizde üretilebilir hale gelmesine ve bu membranların endüstriyel uygulamalarda kullanılabilirliğine yönelik bir araştırma gerçekleştirilmiştir.
Gerçekleştirilen çalışma ile kaplama sanayinde kromatlama prosesinde kullanılan ve çevre için oldukça toksik bir özelliğe sahip olan Cr(VI)’nın, kromat kaplama suyundan mekanik özellikleri ve ...geçirgenliği grafen oksitle modifiye edilerek arttırılmış polimer içerikli membran (GO/PIM) kullanılarak uzaklaştırılması sağlanmıştır. Sentezlenen grafen oksit TEM, SEM, IR, Raman, XRD ve XPS ile karakterize edilmiştir. Çalışmada, modifiye edilen membrandaki optimum grafen oksit miktarı belirlenmiş ve GO/PIM ile gerçekleştirilen deneylerde membran kullanım ömrü ve membranın mekaniksel kararlılığı araştırılmıştır. Sentezlenen GO/PIM kromat kaplama sularından Cr(VI) iyonlarının uzaklaştırılması ve arıtımı için oldukça seçici ve %96.83 gibi yüksek bir geri kazanım değeri elde edilmiştir. GO/PIM'in mekanik kararlılığının ve membran ömrünün artması ile yeni nesil membranların yakın gelecekte ülkemizde üretilebilir hale gelmesine ve bu membranların endüstriyel uygulamalarda kullanılabilirliğine yönelik bir araştırma gerçekleştirilmiştir.
Gerçekleştirilen çalışma ile kaplama sanayinde kromatlama prosesinde kullanılan ve çevre için oldukça toksik bir özelliğe sahip olan Cr(VI)’nın, kromat kaplama suyundan mekanik özellikleri ve ...geçirgenliği grafen oksitle modifiye edilerek arttırılmış polimer içerikli membran (GO/PIM) kullanılarak uzaklaştırılması sağlanmıştır. Sentezlenen grafen oksit TEM, SEM, IR, Raman, XRD ve XPS ile karakterize edilmiştir. Çalışmada, modifiye edilen membrandaki optimum grafen oksit miktarı belirlenmiş ve GO/PIM ile gerçekleştirilen deneylerde membran kullanım ömrü ve membranın mekaniksel kararlılığı araştırılmıştır. Sentezlenen GO/PIM kromat kaplama sularından Cr(VI) iyonlarının uzaklaştırılması ve arıtımı için oldukça seçici ve %96.83 gibi yüksek bir geri kazanım değeri elde edilmiştir. GO/PIM'in mekanik kararlılığının ve membran ömrünün artması ile yeni nesil membranların yakın gelecekte ülkemizde üretilebilir hale gelmesine ve bu membranların endüstriyel uygulamalarda kullanılabilirliğine yönelik bir araştırma gerçekleştirilmiştir.
Graphene-based Energy Devices Yusoff, A. Rashid bin Mohd
Graphene-Based Energy Devices,
2015, 2015-02-03, 2015-02-17
eBook, Book Chapter
This first book dedicated to the topic provides an up-to-date account of the many opportunities graphene offers for robust, workable energy generation and storage devices. Following a brief overview ...of the fundamentals of graphene, including the main synthesis techniques, characterization methods and properties, the first part goes on to deal with graphene for energy storage applications, such as lithium-ion batteries, supercapacitors and hydrogen storage. The second part is concerned with graphene-based energy-generation devices, in particular conventional as well as microbial and enzymatic fuel cells, with chapters on graphene photovoltaics rounding off the book. Throughout, device architectures are not only discussed on a laboratory scale, but also ways for upscaling to an industrial level, including manufacturing processes and quality control. By bridging academic research and industrial development this is invaluable reading for materials scientists, physical chemists, electrochemists, solid state physicists, and those working in the electrotechnical industry.
Bükülmüş Grafenin Elektronik Özellikleri Hasan YILDIRIM; Seyfettin ÇAKMAK
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fen Dergisi,
12/2016, Letnik:
11, Številka:
2
Journal Article
Recenzirano
Odprti dostop
Bu çalışmada WIEN2k bilgisayar programı kullanılarak ideal ve bükülmüş grafenin elektron yoğunluğu, durum yoğunluğu ve band yapısı elde edilmiştir. Burada ideal ve bükülmüş grafenin 2x2x1, 2x3x1 ve ...3x2x1 boyutları çalışılmıştır. Her bir nanoşerit için 100, 200, 300 ve 500 k noktası kullanılmıştır. Elektronik durum yoğunluğu ve band yapıları, kristalin yarıiletken özellik sergilediğini göstermektedir. Yarıiletken özellik gösteren ideal ve ideal olmayan kristallerin yasak band aralığı, ideale göre ideal olmayan (bükülmüş) kristalde daha büyüktür. İdeal grafende gözlenen sıfıra çok yakın yasak band aralığı malzemenin metal özelliğine yatkınlığını ortaya koymaktadır. Ancak, genel anlamda, yarıiletken özelliğinin dikkat çektiğini gördüğümüz bükülmüş grafenin yasak band aralığı yaklaşık 0.7-1.9 eV aralığında değer almıştır.
Graphene, a single sheet of graphite, has an unconventional electronic structure that can be described in terms of massless Dirac Fermions. This interesting electronic feature is not only an ...important fundamental issue in condensed matter physics but also holds future promise in post-Si electronic/spintronics device applications.
The story of the fall and rise of Zahavi’s handicap principle is one of a battle between models. Early attempts at formal modeling produced negative results and, unsurprisingly, scepticism about the ...principle. A major change came in 1990 with Grafen’s production of coherent models of a handicap mechanism of honest signalling. This paper’s first claim is that acceptance of the principle, and its dissemination into other disciplines, has been driven principally by that, and subsequent modeling, rather than by empirical results. Secondly, there is a vast literature on biological signalling but few studies that make all of the observations necessary to diagnose the handicap mechanism. My final claim is that many of the applications of “costly signalling theory” in other disciplines are conceptually confused. Misinterpretations of what is meant by “costly signalling” are common. Demonstrating that a signal is costly is insufficient and is not always necessary in order to prove that, and explain why, a signal is honest. In addition to the biological modelling of signals, there is an economic literature on the same subject. The two run in parallel in the sense that they have had little mutual interaction. Additionally, it is the biological modelling that has been picked up, and often misapplied, by other disciplines.
PDF
