Bu çalışmada trinoküler ve taramalı elektron mikroskobu kullanılarak beş Polygonum L. türü (P. lapathifolium L., P. persicaria L., P. arenastrum Boreau, P. bellardii All., P. arenarium) sistematik ...amaçlı morfolojik olarak araştırıldı. Bu çalışma ile çalışılan örneklerden birçok özellik ve varyasyon tespit edilerek, elde edilen sonuçlar Türkiye florası ve konuyla ilgili daha önce yapılmış çalışmalarla karşılaştırıldı. Ayrıca bu çalışma ile bitkilerin teşhisinin kolaylığı açısından yeni morfolojik özellikler tespit edilerek çalışılan Polygonum türlerinin deskripsiyonu genişletildi
Bu çalışmada trinoküler ve taramalı elektron mikroskobu kullanılarak beş Polygonum L. türü (P. lapathifolium L., P. persicaria L., P. arenastrum Boreau, P. bellardii All., P. arenarium) sistematik ...amaçlı morfolojik olarak araştırıldı. Bu çalışma ile çalışılan örneklerden birçok özellik ve varyasyon tespit edilerek, elde edilen sonuçlar Türkiye florası ve konuyla ilgili daha önce yapılmış çalışmalarla karşılaştırıldı. Ayrıca bu çalışma ile bitkilerin teşhisinin kolaylığı açısından yeni morfolojik özellikler tespit edilerek çalışılan Polygonum türlerinin deskripsiyonu genişletildi
Sosyal medya, farklı geçmiş deneyimlere sahip kullanıcılar arasında ilişki kurulmasını kolaylaştıran ve zengin bir toplumsal yapıya yol açan iletişim web sitelerini kapsamaktadır. Kullanıcı türevli ...içerik, sorgulamayı ve karar vermeyi teşvik etmektedir. Sosyal medyanın çeşitli paydaşlarla olan ilişkisi göz önünde bulundurulduğunda, sosyal medya enformasyon sistemleri de dahil olmak üzere farklı alanlardaki araştırmacılardan büyük ilgi görmüştür. Sosyal medya ile ilgili literatür bulgularını bir araya getiren ve sentezleyen kapsamlı bir derleme bulunmamaktadır. Bu çalışma, 1997 ve 2017 yılları arasında sosyal medya ve sosyal ağ kullanımı üzerine (seçilmiş ES dergilerinde) yayınlanan 132 makalenin bulgularını tartışmaktadır. Burada incelenen makalelerin çoğu, sosyal medyanın davranışsal tarafını irdelemekte, görüşler ve önerilerin boyutlarını araştırmakta ve kurumsal amaçlara entegrasyonunu incelemektedir. Bununla birlikte, birçok çalışma çevrimiçi toplulukların/sosyal medyanın bir pazarlama aracı olarak varlığını sürdürebilmesini araştırırken, diğer çalışmalar; sosyal medyanın kullanımıyla ilgili riskleri, yarattığı değeri ve çalışma ortamına ilişkin olumsuz damgalamaya yol açmasını içeren çeşitli yönlerini araştırmıştır. Sosyal medyanın kritik olaylar esnasında enformasyon paylaşımı ve yardım istemek ve/veya etmek açısından kullanımı da önceki çalışmalarda ele alınmıştır. Diğer bağlamlar siyasal yönetim ve kamu yönetimini ve geleneksel medya ile sosyal medya arasındaki karşılaştırmaları içermektedir. Genel olarak çalışmamız, mevcut literatürde ortaya çıkan çoklu temaları tespit etmekte ve böylece sosyal medya araştırmalarındaki gelişmelere dair kavrayışımızı arttırmaktadır. Çalışmamızın sunmuş olduğu mevcut literatüre bütünsel bir bakış, gelecekteki araştırmacıların aynı konuyu tekrar çalışmasını önleyebileceği gibi, ortaya çıkan bu alanın araştırmasını şekillendirmeye yardımcı olacak faydalı sorgulama yöntemleri de önerebilir.
Bu çalışmada Sistematik İşlevsel Dilbilim (SİD) teorisinin temel kavramları sunularak Türkçe okul dilinin dil bilgisel özellikleri betimlenmektedir. Okul dili ile ilgili sunulan betimlemeler eğitim ...müfredatlarına dair Basil Bernstein tarafından ortaya atılan yeniden bağlamsallaştırma ve gizli müfredat kavramları çerçevesinde değerlendirilmiştir. Çalışmada ayrıca okul ortamına has dil kullanım usullerinin ana okulu, ilk öğretim, orta okul ve lise kademelerindeki öğrenciler için önemi genel hatları ile ortaya konulmuştur. Çalışmada orta okul kademesine odaklanılarak, bu kademenin okul başarısında ve öğrencilerin anadil gelişimindeki önemi tartışılmıştır. Ortaokul kademesinin bilim dallarının dil kullanım usullerinin öğrenciler tarafından ediminde önemli bir dönem olduğu savı ders kitaplarından örneklerle açıklanarak savunulmuştur. Ortaokul kademesinde okutulan dört adet fen bilgisi ve dört adet Türkçe ders kitabı üzerinde yapılan dil bilgisel betimleme ve analiz sunularak halihazırda kullanımda olan kitaplardaki metinlerin dil bilgisel özelliklere sahip olduğu ortaya çıkarılmıştır. Elde edilen veriler ışığında, MEB ders kitaplarındaki metinlerin hangi dil bilgisel özelliklere sahip olması gerektiğine dair değerlendirmeler ve öneriler yeniden bağlamsallaştırma, gizli müfredat ve SİD’din sunduğu kavramlar çerçevesinde sunulmuştur.
Amaç: Yönetim bilişim sistemleri literatüründe çok kriterli problemlerin çözümünde kullanılan yöntemleri ve bunların uygulama alanlarını ve trendlerini belirleyerek bu alanda çalışacak ...akademisyenlere yol gösterici bir değerlendirme sunmak Yöntem: YBS alanında yayın yapan 107 adet SCOPUS indeksli derginin çok kriterli karar verme yayınlarının sistematik olarak toplanması, incelenmesi, kodlanması ve filtrelenmesi ile veri seti elde edilecek ve bu veri seti üzerinde çeşitli analitik yaklaşımlar ile (Bibliyometrik, trend analizi, metin madenciliği, kümeleme) kapsam, dergi ve kavram odaklı değerlendirmeler yapılması Bulgular: Yönetim bilişim sistemleri literatüründe 3 farklı alanda (bilişim ile alakalı, diğer alanlar ve yöntem geliştirme) çok sayıda yayın yapılmaktadır. Bilişim ile direkt alakalı olan problemlerin çözümünün literatürde daha fazla değer gördüğü görülmektedir. Ayrıca müşteri odaklı konu alanlarının (web site tasarımı, hizmet kalitesi, karar destek sistemleri ve yazılım seçimi) literatürde daha ön planda olduğu belirlenmiştir. Son yıllarda ise alanın özellikle veri madenciliği ve büyük veri gibi alanlara doğru bir yönelim gösterdiği düşünülmektedir. Sonuç: Sistematik inceleme sonucunda elde edilen sonuçların hem alanda çalışacak akademisyenlere yol gösterici olması, hem de akademik dergi yöneticileri için konu belirleme konusunda fayda sağlaması düşünülmektedir. YBS literatürünün hem bilişim ile ilgili hem de diğer alanlardaki ÇKKV yayınlarına açık olduğu görülmekle birlikte müşteri odaklı ve modern bilişim konularına doğru bir kayış söz konusudur.
Amaç: Bu araştırmada; Venöz Thromboembolizm, Pulmoner Embolizm, Derin Ven Thrombozunun tedavi maliyetlerinin belirlenmesi ve önleyici antikoagülan bir tedavi olan Düşük Molekül Ağırlıklı Heparin bir ...sağlık sigortasına veya hastaneye getirdiği ekonomik yükün tespit edilmesi amaçlanmıştır.Yöntem: Araştırmada ekonomik yükün tespiti için raporlanan makalelerin seçiminde sistematik derleme analizinden yararlanılmıştır. Dahil etme ve dışlama kriterlerine göre VTE, DVT, PE veya her ikisinin tedavisindeki doğrudan/dolaylı maliyetlerini ele alan ve bu komplikasyonların önlenmesinde kullanılan antikagülan tedavi maliyetlerini raporlayan tüm çalışmalar ele alınmıştır. Seçilen araştırmalar prospektif gözlemsel araştırmalar veya retrospektif araştırmalar, sistematik derleme araştırmalarıdır. Buna göre, toplam 35 araştırma incelenmiştir.Bulgular: Araştırmada, VTE için yıllık ortalama maliyet; minimum 503,322$, yeniden yatış olması durumunda maksimum 86.744$’lara kadar ulaşmıştır. ABD’de VTE maliyetleri (3000$-9500$) arasında bir değişim göstermekte iken, Avrupa’da (2.215$-4.030$) arasında olduğu görülmüştür. PE için yıllık ortalama maliyetlerin ise minimum 3.758$ ile maksimum 23.050$ arasında değiştiği, tekrarlı yatış olması durumunda ya da olayın birincil teşhis mi yoksa ikincil mi teşhis olması durumuna göre 13.018$ ile 16.644$ arasında maliyetin bir değişim gösterdiği görülmüştür. DVT için yıllık ortalama maliyetler (3.740,48$-26.292$) arası, toplam maliyetler ise minimum 1.095$ ile 10.758$ arasında bir maliyete neden olmakta, DVT’e eşlik eden PE olması durumunda ise yıllık toplam maliyetler (12.200$-30.404$) dır. DMAH’ın satın alma maliyeti 7 günlük doz üzerinden yapılan hesaplamalarda ortalama olarak (127$-211,7$) bulgulanmıştır.Sonuç: Bu araştırmadan elde edilen sonuçlar, VTE atakları ve tekrarlayan VTE'nin önlenmesi için uygulanan mevcut antigüakogülan tedavi seçeneklerinin karşılaştırılması açısından önemli olup, hastanelere ve sağlık sigortalarının bütçesine etkisinin tahmininde önemli bir fayda sağlayacaktır.
Bu çalışmada Bingöl’de yayılış gösteren Phryna ortegioides türünün morfolojik özellikleri sistematik açıdan araştırıldı. Bu kapsamda çalışılan türün morfolojisi taramalı elektron mikroskobu (SEM) ve ...stereo mikroskop ile incelendi. Sonuçta bu çalışma ile türün teşhisi için yeni morfolojik özellikler tespit edilerek, türün betimi genişletildi.
In this study morphological characters of Phryna ortegioides (Fisch. & C. A. Mey.) Pax & K. Hoffm. was examined for the systematic purposes which has distributed in the Bingöl province. In this context morphology of studied sample was examined by scanning electron microscope (SEM) and stereo microscope. As a result with this study new morphological properties for diagnostic purposes have determined and the description of P. ortegioides have extended.
Küresel şirketler tarafında son on yılda farklı lokasyonlarda yazılım geliştirme popüler olmaya başladı.Farklı lokasyonlarda geliştirme ile birlikte, aynı lokasyonda yazılım geliştirmede yaşanmayan ...yeni zorluklar ortaya çıkmaya başladı.Bununla birlikte yazılım geliştirme toplulukları iletişim, koordinasyon ve kontrol süreçlerinin yaşadığı zorlukları son yıllarda araştırıyor. Fakat son yıllarda yayınlanan çalışmalar çoğunlukla bir kaç şirketi göz önünde bulunduran deneysel ve vaka çalışmalarını içermektedir. Bu çalışmada 2007 ile 2017 yılları arasnındaki deneysel çalışmalar derlenerek zamansal, coğrafik ve sosyo-kültürel açılarından yaşanan zorluklar literatür incelemesi olarak sunulacaktır. Makale kapsamında 607 çalışma incelenerek bulunan sonuçlar araştırmacılar ile paylaşılmaktadır.Sonraki araştırmalar ve çıkarımlar raporun en sonunda sunulmaktadır.
Bu çalışmada, Doğu Toroslar’da Malatya ilinin batısındaki Akçadağ ilçesi civarında geniş alanlarda yüzeyleyen Oligo-Miyosen yaşlı Muratlı ve Petekkaya formasyonlarında saptanan 28 adet bentik ...foraminifer türünün sistematik tanımlaması yapılmıştır. Burdigaliyen yaşlı sığ denizel karbonatlarda bulunan ve Orta Amerika’dan İndo-Pasifik ve Mediterran Tetis’e değin çok geniş coğrafik alanlarda tanımlanan kozmopolit tür Miogypsina globulina ile bugüne değin sadece İndo-Pasifik’ten bildirilerek stratigrafik kayıtlarda yer alan Miogypsina polymorpha’nın birlikte bulunuşu göz önüne alınarak bölgede Burdigaliyen döneminde İndo-Pasifik ile Mediterran Tetis arasında bahsedilen denizel bağlantının var olabileceği önerisi desteklenmiştir. Şattiyen ile Burdigaliyen yaşlı birimler arasındaki marnlarda tanımlanan belirteç planktik foraminifer türü Globoquadrina dehiscens ile nannoplanktonlardan Sphenolithus delphix’in varlığı göz önüne alınarak marnların olasılıkla Akitaniyen yaşını işaret ettiği belirlenmiştir.